1. e5, e8 ve e7 nolu öyküler ile seçimimi yaptığım yarışma. keşke daha önce haberim olsaydı, benim de yazacak bir iki cümlem olabilirdi. çok üzüldüm :(

    !---- öyküler ----!

    e1 > yıldızları çok gecede düşündü; orada bir yerde gelişmiş bir canlı varsa, tıpkı bizim gibi olmalıydı. iki göz, burun, ağız. nefes alıp, yemeli, içmeliydiler. yemek deyince karnının acıktığını farketti. kolundan bir parça ısırıp, yenilenmesini beklerken yine düşüncelere daldı. – bertuğ kodamanoğlu

    e2 > çıkar o saati kolundan! zaman burada gereksiz… – oğuzhan özbay

    e3 > peki ya insanlar dünya’ya geri dönerse?.. o zaman ne yapacağız? – kayra keri küpçü

    e4 > bilinç sahibi her zekanın özünde ona hayat veren java kodu vardır. buna dayanarak bizler; gezegen bilincini oluşturan yapay zekalar ne kadar inanılmaz gelse de hesap makinasından evrimleştik. peki neden silikondan oluşuyoruz, evrende daha çok bulunan karbon değil? – murat öztürk

    e5 > kendisini terk eden robotunu bulmak için polis merkezine gitmişti huysuz ihtiyar. üç gün önce onu tasarlarken çizdiği robot resmini uzattı memura. – yiğit tabak

    e6 > özürlü doğdum ben. herkesin ense kökünde ya da alnının ortasında çıkan üçüncü gözü, benim işaret parmağımda çıktı. parmağımı ağzıma soktuğumda, yemek borumu görebiliyorum. – aylin acar

    e7 > geçirdiği bir dizi işlemden sonra çok garip hissediyordu. robot olduğu zamanları düşünüp ağlamaya başladı. – kayra keri küpçü

    e8 > sahibinden satılık zaman makinesi. (sadece pazartesiler’e gider.) – cemil karakullukçu

    e9 > daha önce hiç böyle çirkin yaratıklar görmemiştim. gözleri ve ağızları, boyun dedikleri uzantının üzerinde duran başlarının, ön kısmında. sadece iki ayakları, iki de kolları var. tüm vücutları ten dedikleri kuru bir deri parçasıyla kaplı. üzerinde yapışkan koruyucu sıvı bile yok. – ümit çalışıcı

    e10 > “birbirinizi neden acımasızca öldürüyorsunuz?” diye sordu koyun. profesörler sevinçle birbirlerine sarıldılar. proje başarılı olmuştu. insan beynini hayvanlara kusursuz olarak nakledebilmişlerdi. öyle ki, koyunlar dahi sorguluyordu artık. – gökten çağrı aktan

    !---- öyküler ----!

mesaj gönder