• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (7.13)
araba sevdası - recaizade mahmut ekrem
araba sevdası, tanzimat döneminde rastladığımız diğer roman denemelerinden apayrı, yazarını da benzersiz kılan bir romandır. sultan abdülaziz döneminde yaşanan trajikomik bir aşk hikâyesini, abartılı bir "alafranga züppe" karakterinin etrafında anlatan araba sevdası, türkçe edebiyatın en özgün örneklerinden biridir. daha sonra pek çok romanda benzer örnekleri yaratılacak, aşırı batılılaşmış, özenti karakterlerin dramı, en yoğun olarak araba sevdası'nın kahramanı bihruz bey'in şahsında ete kemiğe bürünür ve bir klasik haline gelir. bu sadeleştirilmiş basımda, araba sevdası'nın orijinalinde yer alan resimlerin yanı sıra romanın kaynaklarını ve göndermelerini belirginleştiren metinlere, haritalara ve resimlere de yer verilmiştir.

"eğer tanzimat romanına bir batılılaşma romanı değil de bir modernleşme romanı olarak bakarsak, araba sevdası gerçek
anlamda modern ilk romandır."
-jale parla-

"bu köksüz gölgeler kitabında asıl kahraman, bihruz bey'in parasını tam olarak ödemediği ve sonunda elinden aldıkları arabasıdır. o, kitabın sembolü ve fatalitesidir."
-ahmet hamdi tanpinar-
(tanıtım bülteninden)
  1. recaizade mahmut ekrem'in eseridir, kitap uzun betimlemelerden oluşuyor, özellikle girişteki çamlıca tasviri buna kuvvetli bir örnek. hayatımda çamlıca'ya ayağımı basmamama rağmen adam öyle bir yazmış ki gitmiş kadar oldum, bir noktadan sonra sıktı tabi, yaklaşık 1 sayfa cümleyi döşeyince sıkılmamak elde değil ^^.
    hikayeye gelecek olursak, bihruz bey alabildiğine batı özentisi bir genç. günün birinde çamlıca parkında dolaşırken periveş hanımı görüyor ve ona bir görüşte aşık oluyor, neyine aşık onu anlayamadık zaten, o kadar büyütüyor ki kadını yok şöyle güzel yok böyle güzel, blond(sarışın) bir hanımefendi. bihruz bey bu hanımefendi için şiirler yazıyor yarım fransızcasıyla, ordan burdan kopyalayarak ve sonrasında da olaylar yavaştan daha bi seri ilerliyor.

    arkadaşlar kitap biraz sıkıcı fakat türk edebiyatının ilk realist romanı, eh olacak o kadar. bununla beraber kitabın sonuna geldiğimde küfür etmiştim: "ulan böyle son mu olur" diye ama ardından kitap, realist bir özellik (ne kadar siz tahmin edin) taşıdığından dolayı normal geldi. hayatımızda da böyle aslında, insanın duygu patlamaları kısa bir zamana sıkışarak kendini gösteriyor ve sonrasında normal bir olay karşısında patlayıp sönebiliyor.

mesaj gönder