• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (8.12)
dinle küçük adam - wilhelm reich
wilhelm reich'ın, deyimleşmiş "küçük adam"a seslenişi, bilimsel değil, insanca bir belgedir. 1946 yazında, yayımlanma amacı olmadan, orgon enstitüsü'nün arşivi için yazılmıştır. uzun yaşam ve acı deneyimlerinden damıtılan, kendi gerçek gereksinimlerinden bilincine varmaları ve artık zalimce kendi kendilerini mahvetmekten vazgeçmeleri için, insanlara yöneltilmiş sarsıcı bir çağrıdır.

dinle küçük adam, insana doğru yapılan yolculuğun kitabıdır. wilhelm reich, insan doğasının varoluşunu anlama/anlamlandırmaya kapı aralarken; yaşanılan ortamın biçimleyiciliği karşısında gözlenenlerin, deneyimlerin aktarımını önceler. gösterirken düşündürür, olagelenlerin insan ruhunda açtığı yaraların neden/niçinlerine de baktırır.
  1. kitaptan sadece üç pasaj alıntılayacağım, okullarda müfredata sokulsa bu kitap ya da akp mitinglerinde uzaylılar tarafından ele geçirilip tayyip'in ağzından kitlelere okunsa, belki başka ihtimaller mümkün olabilirdi. gerçi bir yandan, bugün yaşanılanları akıl almadıkça, bu beyin zehirlenmesini, bu akıl tutulmasını yaşayan bir tek biz değilmişiz diye seviniyor da insan.

    "seni şu dünyada bir yürüyüşe çıkarmak, geçmişte ve şimdi, viyana'da, londra ve berlin'de, "halkın iradesinin temsilcisi" kimliğine büründüğünde, bir din örgütünün üyesi kimliğine büründüğünde neye benzediğini, gerçekte ne olduğunu sana göstermek istiyorum. kendine bakma yürekliliğine sahipsen ister fransız, alman ya da ister güney afrikalı bir yerli ol, kendini her yerde kolayca bulabilir, tanıyabilirsin."

    "polisin sana bir yararı olmaz, küçük adam. onlar hırsızları yakalayabilir, trafiği düzene koyabilirler, ama özgürlüğü ne koruyabilir ne de sağlayabilirler. çünkü sen özgürlüğünü kendi ellerinle yok ettin, ve hızını almış gidiyor, büyük bir hırsla yıkmayı sürdürüyorsun. birinci dünya savaşından önce, uluslararası gezmelerde pasaport aranmıyordu; dilediğin yere gidebilirdin. "özgürlük ve barış" sağlamak için yapılan savaş, pasaport denen şeyi çıkardı; bu şeyi bit gibi sardılar başına. avrupa'da üç yüz kilometre kadar dolaşmak mı istiyorsun, on ayrı ulusun konsolosluğundan izin almak zorundasın."

    "sendeki tutucu yurtseverlik, bedensel katılığından, kasılmalardan, ruhsal kabızlığından kaynaklanıyor küçük adam. senin şu yurtsever dediklerine bir göz atalım: düşmandan nefret etmezler, her on yılda bir falan değiştirdikleri "geleneksel düşman"ları vardır onların. geleneksel düşman bir on yıl sonra geleneksel dost olur, sonra gene geleneksel düşman."

mesaj gönder