1. biyolojik anlamda bir görev icra eden ama duygusal ve psikolojik bakımdan birçok insanın hayatında olmazsa olmazı.
  2. vücudunun dörtte üçü hatta daha fazlası şefkat ve merhametten oluşan canlı.
    halil cibran'ın bir sözü var:"dünyadaki en güzel üç kadın: annem, gölgesi ve aynadaki yansıması." bencede öyle.
  3. neyleyim bu dünyayı sen olmayınca
  4. iki gündür benimle garip şekilde konuşmuyor. bir tabak kendime, bir tabak ona koyup çağırıyorum mutfağa tabağını alıp salona gidiyor. yemek yerken ağladım resmen geçmedi boğazımdan. hiçbir zaman istediği kalıba giremiyorum. ah be anne.
  5. kaybetmekten korktuğum tek varlık.
  6. kendilerine, her anneler gününde ki değişmez hediyem.

    anneciğim seni ben,
    çiçeklerden, yemişten,
    sarı saçlı bebekten,
    canımdan çok severim.

    gitme hep yanımda kal,
    beni kollarına al,
    pembe gülden daha al,
    yanağından öperim.

    dün barbun aldım, akşama barbun yapacak sultanım bize.
  7. canım benim güzel annem
    bir solukuk izin ver
    analık hakkınla bağlama beni
    aşk dedim, sevda dedim,
    umut dedim, kavga dedim
    elimde gençliğim vardı,
    onu verdim neyleyim.

    varlığı ile hayatımdaki en büyük boşlukları bile dolduran insan. hayatı boşluk kabul etmeyen bir serüven olarak kabul edersek anne bir nevi koruyucu meleğimizdir.

    en güzel tribi ise "tamam ben giderim" diye kapıya doğru yönelmesidir :) (evin en küçüğü olanlar ne demek istediğimi anladı)
  8. geçen gün annemin yanına gittim, baktım yüzü asık belli canı yanıyor. acı mı çekiyorsun diye sordum. “özgürleşiyorum” dedi. bir acayip kadın o da :)
  9. karşılıksız, çıkarsız, yalansız, dolansız, tüm şefkati ve yüceliğiyle seven yegane canlı, "can".
  10. birini doğurmakla sadece biyolojik olarak olunan şey. anneler şöyledir, anneler böyledir söylevlerini sevmiyorum. yapmacık, gereksiz ve şımarıkça buluyorum. ha bu konu benim yaram, sanırım bundan ötürü tepkim ama gene de genellemeler doğru değil. herkes aynı değil işte. her anne melek değil, her anne iyi değil, her anne hayatı kolaylaştırmıyor.

    her şeye rağmen mutluluğumu paylaşabilmeyi dilemiştim geçenlerde ve bugün de benim için önemli olan bir günden evvel ondan güzel bir şeyler duymak istedim. "fikirlerin, yaşayışın ne olursa olsun seni kabul ederiz, sen bizim evladımızsın" bunu bekliyordum. çok mu zor gerçekten anlayamıyorum... birbirimizi ağlattık. gerek var mıydı? sonra mesaj atmış kalbim, kapım sana hep açık diye. umarım öyledir anne. umarım...