1. siyaseti çok irdelememek kanımca. siyasi gündem ve bilgilenmek insanı ciddi şekilde yıpratıyor. cahillik mutluluktur. bir de arada " deliriyor muyum ?" sorusu oldukça önemlidir.
  2. insanları taklit etmek.
  3. düşünmemek adına yapılacak her şey.
    okula gitmek, çalışmak, kitap okumak, konuşmak, ağlamak, ders çalışmak, hobilere devam etmek... yeter ki boş kalıp düşünmemek, düşünmemek, düşünmemek. içindeki boşlukla yüzleşmek zorunda kalmaya fırsat vermeden hep bir şeyle meşgul olmak.
    en kötüsü de boşluk o kadar büyük ki bazen bunlar bile yeterli olmuyor. o aşamada değilseniz yukarıda yazdıklarım yeterli olacaktır.
  4. yok, yokmuş gibi yapmak, acıların, derdin, yalnızlığın yokmuş gibi davranmak. kendini işe, okumaya, yazmaya, film izlemeye vermek...
    kısacası -mış gibi yaşamak...
    mutluymuş gibi
    sorun yok gibi
    yapmak...
  5. haberleri izlememek.
  6. delirmeye başladığınızı nasıl anlarsınız ki? halüsinasyonlar mı? delüzyonlar mı? hiç tanımadığınız bir herifi öldürme isteği mi? nefret ettiğinizi fark ettiğiniz an mı? ben söyleyeyim; hiç birisi değil. delirmek: aklını yitirmek (tdk). bir insan gerçeklik ile doğrudan bağlantısı olan bir acı ile delirmek üzere olduğunu söylüyorsa yalan söylüyordur. geberip geberip dirilebilirsiniz, kafanızı yatağın başlığını kırmak suretiyle defalarca vurabilirsiniz ama aklınızı yitiremezsiniz. son noktadır bu.

    dayanılmaz olan tek şey hiç birşeyin dayanılmaz olmamasıdır. mr rimbaud
  7. kendini yollara vurup pedal cevirmek
    iudex
  8. içinizi rahatlatacağını düşünüyorsanız delirin hiç sorun değil.

    ama bu size zarar veriyorsa veya vereceğini düşünüyorsanız;

    -spor yapın
    -müzik dinleyin
    -kitap okuyun
    -imkanınız varsa şehir/ülke değiştirin