-
Mücahit Bilici, ruşen çakır'ın medyascope.tv'sine çok güzel bir söyleşi verdi - genel olarak din ve özelinde islam hakkında. Çok çok çarpıcı tespitleri var, konuyla ilgili herkesin dinlemesini salık veririm. Aklımda kalanlardan bazıları,
- islamda kilise devlettir.
- ulema dini ne kadar öğrenirse dinden o kadar uzaklaşır çünkü dini kuralların kitleler için olduğunu keşfeder.
- bu gerilimden üç tip ulema doğar. Kitleleri keriz yerine koyanlar, günü geçiştirenler ve kendini cezalandıranlar.
- bugüne kadar savunma durumunda olan islam kendi olarak sahneye çıkmış ve çökmüştür.
- gençlikte deizme ve ateizme yönelme gözleniyor; bu sağlıklı bir gelişmedir.
http://medyascope.tv/2018/03/25/mucahit-bilici-islam-bugune-kadar-turkiyede-saldiriya-ugrayan-bir-seydi-kutsaldi-simdi-artik-savunma-durumundan-cikip-meydanda-kendi-olarak-bulunma-imkani-buldu-ve-coktu/ -
bilinen yaklaşık 4500 dinden bir tanesidir.
aynı zamanda içinde çokça çelişkiler barındırır.
uzun zamandır düşünüyorum eğer ben küçük yaşta ölseydim ne olacaktı?
diyelim ki 10 yaşıma gelmeden bir araba çarptı ve öldüm. şimdi ben cennete gidiyorum değil mi? belki ölmeseydim cehennemlik olacaktım kim bilir? şimdi ben bu ali'nin ahmet'in hakkına girmedim mi? iyi valla kısa yoldan cennet.
bu yoldan gidersek; diyelim ki ben elime silahı aldım sokaktan geçen insanları - çocukları hatata hatata öldürdüm.
bunlar haksız yere öldükleri için büyük ihtimalle cennetlik olacaklar (düşük ihtimal de bıraktım ki gg olmayalım hee(*:swh))
şimdi ben bu insanlara iyilik mi yapmış oldum yoksa kötülük mü? belki adam cehennemlikti? bu beni neden kötü yapsın? sonuçta kalan 30 yıla karşılık sonsuz ömür.
kafama takılan bir kısım daha var. şimdi bütün peygamberler cennetlik insanlar buna lafım yok iyi insanlardı sonuçta. bu insanlar allah tarafından güzel ahlakla donatılmış olarak doğdular ve öyle de öldüler(yüksek ihtimal böyle) ve bu yüzden cennetlikler.
bu duruma göre aslında peygamberlik vasfı kazanılan bir şey değil de verilen bir şey değil mi?
beni de o kadar üstün yaratsaydı ben de cennetlik olacaktım? neden ben değil?
belki bana da cebrail görünse ben de imana geleceğim?(*:swh)
ya da ay neden artık yarılmıyor? bunlar şimdi olsa milyonlarca insan saptığı yoldan doğru yola geri girmeyecek mi?
fetullaha mı inanmak daha kolay yoksa kanlı canlı meleğe mi?(*:şöyle bi düşününce kararsız kaldım lol)
mükemmel yaratıcı neden insanlar arasında ayrım yapıyor? neden artık bir başımızayız?
edüt: bir dinci de çıkıp aksi argüman sunmuyor, belki sunamıyor.
bildiğiniz bir konu olunca köpek gibi saldırırsınız insanlara.
aklınızın yetmediği, konuşmaya dahi götünüzün yemediği konularda da eksileyip yağ gibi kayarsınız ortamdan.
aksi bir şey söyleyin lan ikna edin, belki ben olmasam da burada sizin yazınızı okuyup hidayete erecek birileri vardır.
belki sayemde cennetlik olursunuz.(*:swh) -
islam: hz. adem ile başlayıp, hz. muhammed ile tamamlanan allah katında tek dinin adı. dönem, dönem adı farklı olarak anılması normal. iki peygamber arasında yüzbinlerce peygamber gelmesi, farklı coğrafyalarda farklı inançların teşekkül etmesine sebep olmuş olabilir. zikredilen pek çok dinin bugün mensubu yok veya yok denecek kadar azdır. çelişkiler ise çoktur çünkü indirilen dinle uydurulan din çok farklıdır.
çelişki: söylenilen sözlerin, yapılan davranışların birbirini tutmaması, tenakuz, paradoks.
islam hukuku yapı itibariyle ingilizlerin ve kraliyete bağlı ülkelerin hukuk sistemi olan "common law" a benzemektedir. bu hukuk sistemi temel itibariyle önceki kararları baz alarak kendisini günceller. kitap, sünnet, icma ümmet, kıyas-ı fukaha hiyerarşisiyle yapılanmış şeriat hukuku ise iyi bir şekilde yapılandırılıp, guncellenmedigi için her seferinde bir kitaba bakalım modunda isletildigi için çok çelişkiler icermis ve toplum nazarında itibarı sıfırlanmıştır. bu sahada hiç bir bilgisi olmayan insanlar bile bu çarpıklıkları ve çelişkileri görebilir, görüyor. ama izah etmeye çalıştığım gibi bu sistemin veya ilahi kanunların değil kendisini guncelleyememis islam hukukçularının ve sözde islam alimlerinin kabahati.
islam hukukçusu olmadığım için verilen misaller hakkında hüküm vermem yanlış olur. ama biraz daha kapsamlı fikir beyan etmem de bir mahsur olmasa gerek. masumların canına kıymak ve onlara zulmetmek. insani haklarından mahrum bırakmak suçtur. en yüksek seviyede suç olduğu için kararları da yüksek mahkemelerde verilir. erkeğiyle, kadınıyla, çocuğuyla, ihtiyarıyla zulüm gören tüm masumlara selam olsun. bununla birlikte cennet ve cehennem hakikat ama kimin cennete gireceği meçhuldur. bu en yüksek mahkemenin hakimi, adil-i mutlak olan allah'tan başkasının haddi değil. ama cahil olup dindar geçinen pek çok sözde islam alimi bu konuda pervasızca hüküm verirler. malesef toplumda buna inanıyor. inanmadıkları, lanetledikleri fethullah gülen bunlardan biri değildir. o bu coğrafyada yetişen en büyük islam alimlerinden biridir. konuyu tartışmak isteyenler varsa kizillandirabilirler.
peygamberler seçilmiş insanlardır. bir ağacın tüm kodlarını çekirdeğe yerleştiren allah bu insanları da tüm güzel ahlaklarla donatıp elçi olarak göndermiştir. toplumun her kesiminden çıkmış bu vazifeli insanlara peygamber denir. davud peygamber demirci, isa peygamber marangoz, son nebi hz. muhammed ise çoban olmuş. ama allah katında en sevimli insan olmalarına mani olmamış bu durum.
ebu cehil'in müslüman olmasına engel olan şey ise onun kibriydi. biliyorum ki sen peygambersin ey muhammed. ama niye sen? demişti. kalplerdeki en büyük mühür de bu olsa gerek.
(bkz: kibir) -
her din neredeyse butün bir dunyanın kabul etmesi icin ortaya cıkar. bütün halifeleri müslümanlar tarafından öldürülmüş bir dindir. kabe gibi kutsal saydıklari yer defalarca müslumanlar tarafından mancıniklarla yıkılmiştır. ozellikle muaviye ve yezid döneminde uygulanan kılıçla müslumanlaştırma dönemleri de bugünün vahabi-selefi inancının temellerini olusturmuştur. ve aynı arap kabileleri peygamberlerinin olümünden çok kısa bir süre sonra aynı tutum ve ritüellerini tekrar uygulamış, buna itiraz eden binlerce sahabe muslumanlar tarafından katledilmiştir. değil islam, icinde "hak" gecen herhangi bir metnin yanindan geçmesi mümkün olmayan ışid gibi bir zihniyetin doğuşunun da sebebi budur. örneğin haram aylarda , yani silah dahi kullanmanin mümkün olmadıgı bir dönemde, harre olayı gercekleşmis ve medinenin bütün musluman kadınlarina müsluman askerlerinin tecavüzüne izin verilmiştir. islamın ve kur'an'ın incelemesinin teolojik acıdan yapılması bir yana, islam kendi icinde dahi onlarca defa bozguna uğramiş bir dindir. -
Bütün halifeler müslümanlar tarafından öldürülmemiş, Kabe ise yine müslümanlar tarafından hiç bir zaman yikilamamistir.
Din degistermeye zorlanan insanlar icin ise afrika ve topyekun Amerika kıtasındaki katliamlar ve yöntemler daha zalim ve daha dramatiktir. İslam coğrafyasında da olmuştur benzeri hadiseler. Ama gayri muslimlerin, sömürgeci devletlerin zulüm ve katliamları ile mukayese bile edemem.
Harre vakasi gibi hadiseler islam tarihinin değil insanlık tarihinin kara lekelerindendir. Yakın yüzyılda bile buna benzer çok hadise yaşanmıştır. (bkz: dersim katliamı) Her din ve ideoloji içinden yezidler, zalimler çıkabilir, çıkmıştır. Birçok masum insanı katledip zulmeden günümüz yezid'leride aynı kefededir benim için. Din için değil iktidar için savaşan, dindar pek çok Müslümana zulmeden bu zalimleri baz alıp islamofobiyi körüklemek bence yanlış.
Bir müslüman olarak Böyle insanlarla aynı havayı soluklamak bile zulüm bence. Ama ne yapalım, nefes almaktan mı vazgeçelim? Yada dinimizden mi dönelim?
Mücevher bataklığa düştüğü için nasıl ki değerini yitirmez. Islam'da tam olarak böyledir. Etrafını kuşatmış cahil yığınlar imajını karartarak bu dine zarar verse bile islam cevheri değerini kaybetmedi kaybetmez.
İnanç özgürlüğü bir hak'tır. İnsani bir haktır.
hak arayışı keşke bizim toplumumuzda da mümkün olsa. -
savunulan ve savaşılan ve bu yüzden arada kalan belki bu yüzden teslimiyeti anlatan, içindekine göre tek, dışındakine göre dinlerden bir din.
maalesef içindeki dışından dışındaki içinden bakamayacaktır, doğanın kanunu işte.
tabi, ben içinden geliyorum, diyen dışındakilerin ortalığı karıştırmaya neden bu kadar hevesli olduklarını bilinemeyecektir.
yani özellikle bu kişiler, yani ben beş vakit namazlıydım, hatim indirdim, hafızdım diyenlerin dışına çıkınca buldumcuk olmaları o kadar samimiyetsiz geliyor ki, yani, onlar adına utanmak bir yana dursun kusmuklar içinde kalıyorum.
hep dışında kalmış olanları ise saygıyla selamlıyor, içeri davet ediyorum ama ne olur siz de dışa çıkanlar gibi aşağılayıp durmayın geldiğiniz yeri yapmazsınız biliyorum. -
dışındakinin içinden bak(a)mayacak oluşu doğa kanunu değil rasyonellik sonucudur. bir sürü dinden sadece biridir. belli bir kabileye indirilen ama evrensel olduğu iddia edilmesine rağmen indirilen kabilenin üstünlüğünün vurgulanmasını barındıran bir din.
uslu durur ve allahı sorgulamazsanız cennette dünyada haram edilmiş şeyler eşliğinde kendi hareminizde bakire diye ısrarla belirtilen köleciklerle zevküsefa içinde takılabilirsiniz. Kadın müslümanlara da gılman vereceklermiş ama pek zannetmiyorum yalan söylüyor bence, mirasta bile eşit pay vermeyen allah erkek kölenin de en fazla % 50'sini verse yarım bir bakir (bundan emin değilim kadınlar bakir kölelere layık mıdır ayrı bir tartışma konusu) kölecik düşer.(*:swh)
Ayrıca hoş görü dini(*:yersen) ama peygamberin arkadaşı bir müslüman 3 kere üst üste peygamberin sünnetini uygulamadı diye herifin kafasını falan kesiyor.
Çelişkiler dini. İrdelemesi çok eğlenceli. İrrasyonelliği hakkında argüman sunduktan sonra yapılan savunmalar ve alakasız karşı argümanları görmek daha da eğlenceli.
not: islam ve pedofili bağına göz atabiliriz biraz da. şuna biraz bakalım buyurun
gılman; "çocuk, bıyığı yeni terlemiş genç, hizmetçi" anlamındaki gulamın çoğulu imiş.
velid; küçük oğlan, köle, hizmetçi
vildan; küçük kız, genç kız, köle, hizmetçi
muazzam detaylar içeren ek bir kaynak
ha şey diyen çıkabilir "bir yaşta" diye geçiyor çocuk yazmıyor falan e aynı zamanda memeleri yeni tomurcuklanmış, körpe kelimeleri de geçiyor. aman bu kadar işte. -
daha önce İslamiyet'in tanımını kendimce yaptığım için tekrar üzerinden geçmeyelim. Ama bilinmesi gereken bazı mevzular var. Mesela:
İslam Hangi kabileye indirilmiş?
o kabilenin ne tür bir üstünlüğü vurgulanmıştır?
İlk ayeti bile oku olan bir din niye sorgulamaya müsade etmesin? Neyi sorgulamamızı yasaklamış mesela?
Diğer ithamlara cevap niteliğinde olsun altta yazılanlar. Somut örnek vermemin sebebi daha iyi anlaşılmasını sağlamak. Hala yetersizse daha iyi anlayacağınız şekilde anlatmaya çalışayım.
Tohumun, toprağın altındaki yaşam formuyla; ağacın yeryüzündeki yaşam formu nasıl birbirinden farklıysa. Sonsuz, ölümsüz bir hayatta bu dünya hayatından çok farklı bir form olması gayet doğal. Ha öldükten sonra hayat yok diyorsanız, hayatın kendisi ölümdür o dursun kenarda. Takıldığınız mesele nedir tam olarak? Meseleyi huri ve Gilmana indirgemek, 5 dakikalık zevki bu kadar abartmak bence yanlış. Merak etmeyin zorla münasebet kuracaksın diye bir kaide yok. Zorla nehirde yuzeceksin akan şarabı içeceksin diye de bir mecburiyet yok.
Adil olmak ve eşit olmak birbirinden farklı kavramlar. Eğerki bir kişi mirasını erkek ve kız çocukları arasında eşit dağıtmak isterse dağıtabilir. Hatta kimisine az kimine çok verebilir. Ama deklare edilmiş bir durum yoksa riayet edilmesi gereken kıstas budur.
Domuz eti niye haramdır? Diye sorgulasaniz, farklı farklı sebep ve açıklamalar duyabilirsiniz. Mantıklı veya mantıksız. Ama haramdır, çünkü Allah böyle emretmiştir. Bu benim için yeterli bir açıklama. Kendisine ilaç yazan doktora tıp eğitimi olmayan birisinin karşı gelmesi veya kullandığı ilaç ve içeriği ile ilgili yorum yapması ne kadar gereksizse buda öyle bence. Çünkü tıp ilmi olmadan yapılan tüm yorumlar yersiz olur. Aynı şekilde tüm ilimlerin alimi her şeyi en ince ayrıntısına kadar bilen Allah ne diyorsa veya emrediyorsa bunu yapmakta ben bir sakınca görmüyorum. Ne gibi bir sakıncası olabilir? Kime ne zararı var?
Çelişkileri ve peygamberin arkadaşı hadisesini açık bir şekilde ifade ederseniz daha makul cevap verilebilir. En azından nasıl egleniyorsunuz herkes görmüş olur ^:swh^ -
kuranı kerim'in en büyük misyonunu kendi çağında ortaya koyduğunu tahmin ediyorum dolayısıyla o kitabın tarzı da o çağa uygun olarak bugüne kıyasla kabadır diye düşünüyorum. ve elbette -koşullarına uygun olarak- en çok erkeklere sesleniyor. tarihsel koşullar ve peygamber muhammed'in yaşadığı olaylar bağlamı içinde samimi olarak, açık yüreklilikle değerlendirilmesi gerektir. o zaman taşlar yerine oturur.
herkesin dini kendine ama ben dünün panteisti, agnostiği olarak bugün müslümanım çünkü aklın yolu bir...
hurilere, nurilere takılacağınıza başka şeyleri de dikkate almak lazım:
*kuran'da faiz yasaktır, yani bugün paradan para kazanıp dünyayı sömüren bütün o spekülatörlerin ayağını kaydıracak bir yasak var. uygulanabilirse eğer. diğer taraftan güya tanrı'nın sözü olan eski ve yeni ahit, başka kavmi kazıklayabilirsin diyor, kuran'da böyle bir şey yok.
*kuran'da hırsızlığa da tahammül yok. gerçek veya mecazi ama ''elini kesin'' diyor, gerçekten de mesela yarından itibaren yapılacak her hırsızlığın elini kesseler iyi olmaz mıydı. toplum temizlenmez miydi. bir düşünün.
*kuran'da alkol ve domuz eti gibi zararlı olduğu kanıtlanmış, kabul görmüş şeyler de yasak. yani sağlıklı yaşam var, namaz var. adamlar 5 vakit- doğru veya yanlış- namaz kılıyor, her gün. böyle bir inanç yıkılabilir mi. ve böyle bir adam 60 yaşında da olsa bir alkoliğe vurdu mu indirir mi indirir.
*kuran'ı benimseyen bir milletin nüfusu artar, er ya da geç dünyaya egemen olur, bunu görüyoruz artık.
bugünkü müslümanlar salak diye muhammed'in sıradan bir kişi olmadığını mı reddedeyim. bunu marksist-bolşevik (marksist olduğu için de doğal olarak materyalist, ateist bir kişi olan) hikmet kıvılcımlı da kabul etmiştir ve kuran'ın marksist çözümlemesini yapmıştır. kaldı ki dün de avrupa salaktı, ibn rüşd endülüs'te cerrahiye çağ atlatıyordu.
öte yandan, kuran'da bazı şeyler çevrimenler tarafından çarpıtılmıştır (en bilineni ''kendinizi asın'' diyen çeviri hatası), hatta en başından beri değiştirilmiş şeyler bile olabilir. sonuçta bu kuran'ı muhammed kitaplaştırmadı, sonradan kitaplaştırıldı. bunları da reddetmiyorum. bazı hadisler ise zaten uydurma diye bağırıyor ama terazinin diğer tarafında islam'da ortada bir metodoloji, bilgiler ve gerçekler yığını var. bir taraf ''deve sidiği içebilirsimiz'' diyor bunu ciddiye alacak halimiz mi var ama bir hadis de illüminati'yi dahi tarif etmiş olmalı: deccal tek gözlüdür diyor, bunu dikkate alırız.
bir tane de ayet çözümlemesi yapalım, kuran ''kadr'' diyor kader ve ölçü için aynı kelime kullanılıyor (ki kader de insanın sınrılı potanisyelinin ölçüsüdür) ve aynı ''kadr'' da kuran'a göre eşyanın yani maddenin olmazsa olmazıdır (kuran direk diyor ki: tanrı maddeyi yarattı ve maddenin ölçüsünü düzenledi). kadr, kader, ölçü, bilgi, düzenlilik ölçüsü-seviyesi... ne derseniz deyin bu olgu tüm varlıkların içindedir; belli bir düzenlilik ölçüsü içinde var olur. düzenlilik ölçüsü bazen bilinci yani başka bi deyişle ''ruhu'' da doğurur, ama bazı varlıkların düzenlilik ölçüsü organik bile değildir yani taştır, bardaktır vb. ki bu muktedirlerin uydurduğu materyalist ve idealist tuzakları aşma anahtarıdır.
insanlar bunları görüyor, hissediyor. avrupa, abd, rusya'da islam müslüman olmayan halklar arasında da benimseniyor ve gelişiyor. sadece boksör, rapçi takımı da değil bu arada. dönemin popüler ve saygın aydını roger garaudy siyonizmin üstüne gittiği için nasıl da dışlandı. niye müslüman oldu. tolstoy, mektubunda niye ''bana iyi niyetli bir muhammedi'' deyin diyordu. nasıl böyle bir noktaya gelmişti. 1990'ların başında, rusya'da, ülkenin sorularını tartışan bir aydın kolektifi nasıl (müslüman olmasalar da) kuran'a sahip çıktı, uzaya roket gönderen, deniz altı üreten, diyalektik maddeciliği zorunlu ders olarak almış o kişiler bilmiyor da türk ateisti mi her şeyi çözdü. tabi ne salak müslümanlarımız ve ne de ''aydın'' gayrı-müslimlerimiz bunları tartışmıyor. hurileri tartışmak varken ne lüzumu var. -
dinlerden bir din.
ne dinsizlerin bir dini hedef almasını, ne de inananların konsepti tamamen kavramadan savunmasını anlamıyorum.
kitaplar orada, dinler orada, okuyun, vicdanınıza göre davranın.
bu arada bence kimse samimi değil... cennet yerine sadece cehennem vaat edilse kaçı hak din mucize yok ruslar yok rapçiler diye gezecekti acaba