1. sokak jargonunda, aynı marka arabaların farklı yıllarda üretilmiş modellerini karşılaştırma sırasında kullanılabilen tabir. (bkz: makyajlı kasa)
  2. Amerikan siyasetinin de gidişatını belirlemiştir. garip ama gerçek. yıl 1960. başkan yardımcısı Richard nixon ve senatör john f. Kennedy başkanlık için yarışıyorlardır. anketlere göre yarışı 6 puan önde götüren nixon 8 yıldır başkan yardımcılığı yaptığı için halkın iyi bildiği biridir zaten. kennedy’se, seçmenin kampanya duraklarında görebildiği, röportajlardan az buçuk aşina olduğu genç bir senatördür sadece. 26 eylül günü Amerikan tarihinde bir ilk gerçekleşecektir. iki aday ilk defa televizyon kameraları önünde canlı yayınlanacak bir münazarada karşılaşacaktır.

    nixon, makyaj yaptırmayı reddeder. tıraş da olmamıştır. kirli sakalıyla çıkar kameraların karşısına. kennedy zaten bronzlaşmıştır ama kendi ekibi de ona bir güzel makyaj yapar. sonuç? kameralar, stüdyoda gözünüzün gördüğünü yansıtmaz ekrana. çok farklı bir dinamiği vardır. üstelik spot ışıkları da nixon'ı şıpır şıpır terletmiştir. dolayısıyla nixon ekranda hasta, yorgun ve yaşlı bir adam gibi görünür, kennedy’se genç ve enerjiktir.

    bakınız...

    ertesi gün yapılan anketler kennedy’nin nixon’ın önüne geçtiğini gösterir. böylece nixon tek bir hatasıyla, 6 puan önde götürdüğü seçimi kaybetmiş olur. öyle fondöten pudra deyip geçmeyin yani...
  3. badana ve makyaj farklı şeyler kendinizi yeniden yaratmadığınız sürece hobi olarak yine yapın yapmayın demiyoruz.
  4. kusur kapatma sanatı..
  5. yapıldığında kadınları daha çirkin bulduğum gereksiz bir şeydir, doğalken daha güzel olduğunuzu kabulleğinizde görüşelim hanımefendi.