1. hayatımda hiç böyle bir etkinliğe katılmadım. varsa yaşayan buyursun bizimle paylaşsın. bildiğiniz gibi, korku paylaştıkça büyür.
  2. rad bir gün duştadır. durulanma zamanı geldiği anda elektrikler gider ve su buz gibi olur. şansına söve söve çıkar duştan, havluyu zeus'un temsili resimlerindeki gibi takar ve çikar dusakabinden, koridora dogru iki adim atip kollarini kaldirir. "la bi gel ne olur ya!"
    tam o anda kombi calismaya baslar, buzdolabi calismaya baslar ve gaz alarminin da baslangic sesi cikar.

    daha sonra rad kafasini yukari kaldirip "eyvallah" der, ve dusa tekrar girer.
  3. bi keresinde mecidiyeköy'de simit sarayında oturuyordum. ne hikmetse birden ortaokulda aynı odada kaldığım arkadaşım suat aklıma düştü. yarım saat sonra o da oraya geliverdi, beni gördü, oturduk muhabbet ettik. *paranormal olan kısım simitçinin saray olması. meğerse bu simit sarayı aslında paralel evrendeki dev insanlardan birine aitmiş, 70'lerde uzay-zaman bükülünce arabayı mecidiyeköy'e park edip ortadan kaybolmuş, bizimkiler de üstüne bina inşa etmiş. ama yakın bi zamanda geri gelip simidiyen diye bağırıp arabayı öbür evrene sürecekmiş, hem de içinde insanların oturup oturmadığına aldırmadan.
    suat dedi ki ortalık karışacak gidelim buradan.
    abi
  4. 1 yaşındaki oğlumun evde kimse yokken bir noktaya takılıp gülümseyip el sallamasi.
  5. şaka mı yoksa gerçek mi olduğunu tam kestiremediğim bir olay anlatayım o zaman ben de.

    lise yurdumuz izbe bir yerdeydi. bir tepede konuşlanmış, etrafında 1-2 köy evi vardı. tuvaletlerin ışıkları da sensörlüydü (tuvaletin içindeyken hareket etseniz de yanmazdı).

    gece saat 2 gibi (hiç huyum değildir) uykumdan uyanıp tuvalete gittim. tuvalet terlikleri kapının yanında dolapta oluyordu. açıp kaparken ses çıkardı o dolapları. terliği alıp girdim kapıdan en uzak kabine. tam o sırada bir ayak sesi geliyor koridordan. geldi geldi tuvalete girdi (sanırım çıplak ayakla girdi çünkü ne dolap sesi ne de terlik sesi geliyordu). işin garibi ışıklar da yanmadı (ben tuvalete girince sönmüşlerdi.)

    bu adam en baştan kapılara tık tık vurmaya başladı. tuvalet tamamen boş. sadece ben varım. kapıya tık tık yapıyor, içeriden ses gelmiyor, bir iki saniye bekleyip ötekine geçiyor. bir de nefes alma sesi var ki, sanki 100 metre depar atmış. ben noluyor yav derken sıra benim kabine geldi.

    kapıya tık tık yaptı.

    -- "dolu birader, başkasına girsene" dedim.

    sonra tekme atar gibi iki üç defa daha vurdu. şaşkınım tabi. cevap vermedim bu sefer. biraz bekledim.

    -- "kimsin olum???" diye bir tepki verdim hafif korkuyla.

    sonra paldır küldür koşarak gitti.

    hala daha düşünürüm o kimdi? neydi? ışıklar neden açılmadı? terlik sesi neden yok? paranormal yaratıkların benle işi ne? sanırım birisi uyurgezerdi yurtta. tek mantıklı açıklaması bu. kim olduğunu da bulamadık zaten sonra.
  6. dün atm kartımı kaptı. aslında içimden diğer atm'yi seçmek geçti böyle sanki biri kulağıma ''kaptıracaksın ulan kartı salak'' diye fısıldadı. hassiktir lan ne kaptıracağım dedim şifreyi üç kez yanlış girince kartımı kaptı şerefsiz atm. kulağıma fısıldayan ses ''malsın oğlum mal ben demiştim'' dedi. ama yok tuttum kartımı kaptırdım.

    az önce de tam pantolonumu giyeceğim, dizimin orada bir yırtık var, modeli gereği ''ulan bu yırtık büyümüş mü böyle değildi'' dedi fısıldayan ses. kes lan sesini derken ayağımı delikten soktum. içimdeki ses kahkahalar içinde ''burada paranormal bir şey yok sen malın önde koşanısın'' dedi. çektim siktiri. hem kartı almadım, kartı almak için dışarıya çıkacakken pantolondan da oldum hem de o pezevenk ses haklı çıktı.
  7. 8 kesitsel (4 genel toplum, 4 özel nüfus) tahmin ve 27 ayaktan
    hasta, 21 yatan hasta başvuru oranı bildiren toplam 56 araştırma
    incelenmiştir. genel toplumda (birleştirilmiş veri, n: 6022) şizofreni
    yaygınlığı 1000 kişide 8.9 (standart hata [sh]: 1.2; %95 güven aralığı
    [ga]: 6.6-11.3) olarak saptanmıştır.


    görebileceğiniz üzere neredeyse yüzde 1 oranında şizofreniye sahibiz bilmem anlatabildim mi..
  8. metal parçaların işlendiği bir firmada çalışıyorum.siparis aldığım bir parçanın bir bölümünün bizim makinalarda işlenemediğini imalat müdüründen öğrendim.bundan dolayı sipariş iptal edilebilir, hatta maaşımdan kesilebilirdi.öyle bir dua ettimki o an sonrasında kendimde şok oldum.elim ayağım titreyerek müşteriyi arayıp durumu söylediğimde, bunu zaten teklif verirken belirttiğimi , kendilerininde bunu kabul ettiğini söyledi.halbuki ben onun işlenemediğini bile bilmiyordum.bir anda tüylerim diken diken oldu.
  9. cine kaydım zuhahah.
  10. yıl 2007 yarim saat boyunca havada asili kalan, üzeri mavi/yeşil arasi, ortasi kırmızı ve altindan ahtapot kolu gibi renkli ışıklar saçan bir cisim gördük
    saat gece 12-1 gibiydi ailelerimiz biraz uzakta çardakta oturuyorlardı anneme seslendim gökyüzünü gösterdim annem baktı bi süre kadın şok oldu tabi ardından arkadaşımla ailemizin yanına gittik telefon yoktu resmini çekelim ardından ben bu olayı araştırdım .
    o tarihte görülen cisim hala bulunmuyor goktasi kesinlikle değildi askıda kalması çok tuhaf biseydi
    belit