1. evrenimizde yer alan ister fiziksel ister ruhsal olan tüm olayları, fiziksel açıdan ve diğer gizilgüç açısından ölçülebilir bir nedene tabi bulunduğunu; her olayı, kendinden önce gelen olayların belirlediğini ve yine bu belirleme sayesinde açıklayabileceğini ileri süren görüş. determinizm ya da diğer bir adıyla gerekircilik; istencin, kendisinden mutlak önce gelen ruhsal ya da fiziksel koşullar ve bu koşulların nedenler ile belirlediğini savunan; rastgele mantığını, istenci ve özgür seçimi reddetmektedir. bu sebepten dolayıdır ki psikolojide iki farklı görüş tarafından ele alınmıştır.

    bu görüşlerden birincisi, insan davranışının tümünü eski yaşantıların ve bilinç dışının belirlediğini söylemekte. bu görüşü savunan sigmund freud, hiçbir insan davranışının; misal olarak, dil sürçmesinin ya da rastgele seçilmiş bir rakamın ya da bir rüya öğesinin mutlak ve kesin bir karar ile belirlenebilir bir nedeni olabileceğini ve bulunduğunu savunmuştur.

    diğer görüş ise davranışlara, çevrenin sebebiyet verdiğini savunan savdır. davranışçılarca savunulan bu görüşe göre ise, istenç ve özgür seçim de içinde olmak üzere, her insan davranışı, öğrenilmiş bir dizi uyarıcı-tepki ilişkilerinin bir sonucudur.

    özgürlük yanlısı olan tüm görüşlerin karşı çıktığı determinizm, başta hümanist yaklaşımcılar ve varoluşçular olmak üzere, bir yanıyla biliminde vazgeçilemez bir koşulu hâline gelmiştir. bilimin yapı taşlarından olan neden-sonuç ilişkisi ortadan kalkarsa, bilim de yok olur.

mesaj gönder