ekşi sözlük'ü kalitenin yerin dibine girip kaybolmasından beri okumadığımdan bu özelliğin geldiğini abi'den öğrenmiş bulundum ve ekşi sözlük'e bir göz attım.

anladığım kadarıyla akp destekçileri ortalığı birbirine katmakta ve yönetimi ironik bir şekilde "sansürcülük" ile suçlamakta. işin ironi kısmını açıklamaya gerek duymuyorum. war dogs adlı komedi filminin türkiye'de neden vizyona son anda girmediğini araştırabilirseniz bir fikriniz olur sanırım.

"laikçiler nasıl yazmamızı istiyorlar" gibi tepkiler bana oldukça komik geldi açıkçası. başlık engellemenin karşı pencerede çırılçıplak sigara içen osman amca'yı (nasıl osman amca'ysa o) görmemek ya da sizi durmadan muhabbete tutmaya çalışan osman amca'nın karısı semiha teyze'ye denk gelmemek için kendi evinize perde takmaktan bir farkı yok.

üstelik yazılanlar, sözlüğe giriş yapılmadıkça herkes tarafından görülüyor. ben görüyorum yine abuk subuk tüm başlıkları mesela.

bu nasıl sansür o zaman? ben söyleyeyim, faşizm söyleme mecburiyeti olduğu kadar dinleme mecburiyetidir.

sovyetler'de her haftanın son iş günü insanların iki saatlik "propaganda" toplantısı yapmak zorunda olduğunu, propagandayla görevli devlet memurları dahil herkesin sıkıntıdan geberdiği bu toplantılara katılımın zorunlu olduğunu biliyor muydunuz?

ben senin faşizm güzellemeni görmek zorunda olmadığım gibi, sen de benim insan hakları bahsimi dinlemek zorunda değilsin. meselenin özü bu.

şimdilik tabi. yarın bize de her cuma iki saatlik propaganda ayarı çekerseniz başka şeylerden konuşuruz.