1. "yaralandıkça ne çok şeyi özlüyor insan...
    gerekli, gereksiz ne varsa özlüyor.
    çocukluğu değil.
    genç günleri değil.
    sadece eski evlerin arasında yokuş aşağı yürüdüğü sabahları.
    ayaklarına dur diyemediği...
    her şeye inandığı...
    her şeyin mümkün olduğu sabahları...
    bugünü dün, yarını çok önceden yıktıkları bu sabahlara ait değilim ben.
    zaman akıyor, su akıyor, annem kapıdan sokağa çıkıyor.
    ben evden çıkamıyorum..
    bu kayıp sabahlar, benim sabahlarım değil.
    büyüdüğünü, hiç yıkılmaz dediğin dağlar kendi kendini yıkınca anlıyormuş insan...
    olacak gibi olanlar son anda olmayınca...
    olmayacak olanın olmasına çoktan alıştım.

    sevmeyi çok özledim…"

    youtube'da seslendirmesine rastladığım, kemal hamamcıoğlu yazısı. uzun uzun kelimeleri bir araya getirmektense buraya önceden benim yerime ifadelenmişini bırakayım.
    seslendirme

mesaj gönder