1. hiç bir kursa gitmedim, yurtdışında dil bilmediğim zamanlarımda gittiğim tek ülke almanya'ydı ki oraya da akraba ziyaretine gidiyorduk 2-3 yılda bir; yine doğru dürüst bir dil pratiği yok ortada. buna karşın büyük şirketlere, uluslararası otel zincirlerine çeviri yapabilecek düzeyde ingilizcem var. çevirilerini yaptığım metinleri merak eden olursa halen drive sürücümde kayıtlı bir kısmı, mesaj atana mail olarak gönderebilirim.

    bu noktaya ise yabancı dili kendi hayatımın içerisine yerleştirerek sürekli tekrar ederek geldim. gramere çok kafa yormayın, eğer derdiniz dil öğrenmekse hiç ihtiyacınız olmayacak zaten öyle formül şeklinde kalıplar ezberlemeye falan. bol bol öğrenmek istediğiniz dilde kitap okuyun, sözlük çalışmasını sakın ihmal etmeyin. kelime hazinenizi mümkün olduğunca zenginleştirin. boş vakitlerinizde kendi kendinize bir konu seçin ve o konuyla ilgili olarak yabancı dilde düşünmeye, tartışmaya çalışın. eğer bunu yeterince yaparsanız öğrenmeye çalışmakta olduğunuz dilde rüyalar görmeye başlayacaksınız ki bu doğru yoldasınız demektir. son olarak kitap okurken cümleleri aklınızdan türkçe'ye çevirmeye çalışmayın. okuduğunuz dilde anlamaya çalışın, o dili kullanarak yorumlayın.

mesaj gönder