1. tedavi! edici özellikte olduğu iddia edilen antidepresanların tarihine bakılırsa 60'lı yıllarda başladığını 70'lerde yerine yenileri aldığını 90'lı yıllarda ise en yenileri aldığı görülebilir. muhtemelen 2020'lerde bugünkü antidepresanlar güvenliği kanıtlanmamış olduğu gerekçesiyle bir çoğu tozlu raflara kaldırılacak ve yerine yeni gülen suratlılar pazarlanacağını da görmek gerekir.

    bazı tavırlar vardırki insanın karakteridir, alışverişe düşkünlük, melankoli, kalabalıktan kaçma, bunları karaktersel özellik olarak kabul etmek zorundayız. bu kişisel özellikleri ilaç firmaları pazar payını büyütmek için hastalık olarak tıp sözlüğüne sokmayı başarmışlardır ve usul usul insanları mutlu etmek adına bunu kullan şunu kullan pompasına maruz bırakmaktadırlar.

    insanoğlu binlerce yıldır soyağacını idame ettirmekte. bazı karakteristik özelliklerinden vazgeçebilmek için alternatif yöntemler geliştirmektedir. yoga, din, şarap, efor, cinsellik, vb sayılabilir. ilk başta aklıma gelenler bunlar ve bunların en yeni keşfedileni bile muhtemelen 1000 senedir insanların hayatında yeri var. çözümü 90'ların mg'ı yerine başka yerlerde aramak mı lazım diye ortaya bir soru atıyorum. çünkü 80'lerin antidepresanını şuan kullanmıyorsak bu işte bir çelişki yok mu? tıp çok gelişti klişesi doğru olduğu kadar yanında da biraz avantası ile gelişti bu ayırımı yapabilmek yine bizlerin elinde.

    insanoğlu beyin nedir nasıl işler, henüz bunun saptamalarını yapabilmiş değil. düşün bu kadar karmaşık yapıdaki gözün görmeyeceği, elektron mikroskopunun yetersiz kaldığı, hassas terazi ile ölçüm yapamayacak nörotransmitterlerden oluşmuş kimyasal yapıya iyi gelsin diye, midene 1 tablet gönderiyorsun, miden boş mu dolu mu belli değil, ne zaman sindirdin yiyeceğini belli değil, düşün nano mu desek mikro mu desek düzeydeki seratonini artırabilmek adına medet umuyorsun ve psikiyatri uzmanı seni 5 dakika kadar dinleyip 50 mg dozunu 100 mg'a çıkaralım diyor. buraya bir smiley koyalım.

    sözün özü antidepresanlar, milyonlarca yıldır ayakta duran insanoğlunun hayatında çok yeni, bir ilacın en iyi güvenilirliğini yine toplum belirler, bir parol vardır şak diye ağrıyı keser, bir coraspin artık kabul görmüş bir ilaçtır. diğer taraftan antidepresanlar için aynı şeyleri söylemek çok gerçekçi değil, bugün kullandığınız ilacı muhtemelen bir 10 sene sonra piyasada göremeyeceksiniz.
  2. birkaç aylık dönemler şeklinde kullanmakta bir sakınca var mı diye merak ettiğim kimyasallar. konuya hakim yazarlar yardımcı olursa sevinirim.
  3. genel olarak antidepresanlar kişiyi rahip, rahibe moduna getirir, "cinsellik mi o da ne?", diyebilirsiniz.

    bazıları alkolün etkisini 3-4 katına çıkarır, tabi ki antidepresan kullanırken alkol kullanmamak gerekir.

    onun dışında kesinlikle doktor kontrolünde bırakılmalıdır, yoksa başlangıçtan daha beter hale bile gelmeniz oldukça mümkündür.

    ihtiyaç varsa kullanılmalıdır ama terapi olmaksızın eksik bir tedavi olacaktır büyük oranda.
  4. canı sıkılanın kullandığı yeni moda ilaç.
  5. gireceğiniz savaşta sizin yanınızda bir ordu gibi duracağı söylenen kimyasallar.
    oysaki o orduyu seçerek kaybedersiniz savaşı. çünkü artık tek değilsinizdir, onlar yanınızdadır ve işte bu, hayatla karşı karşıya olduğunuz savaşta alışmanız gereken son şeydir.