-
ilkokul 1. sınıf ya da 2. sınıf tam hatırlamıyorum, arkadaşımla sohbet edişimiz aklımdan hiç çıkmaz.
- biz istanbul'a gidince oradakilerle nasıl konuşacağız?
- niye ki?
- e biz istanbulca bilmiyoruz ki. ilerde ankara'ya, izmir'e gideriz belki. ankaraca, izmirce öğrenmemiz lazım.
- doğru diyorsun, öğrenmek zorundayız.
ulan ne kafaymış be. -
ilk okulda altıma kaçırdığımda üstüme su döküldü yalanı attığımda inanacaklarını sanırdım anma iğrenç yalanmış ya neyse sonra eve göndermişlerdi ama ehehe -
sabah gazetesinin sabah, akşam gazetesinin akşam çıktığını sanmak.
ahh çocukluk saf zamanlarımızdı ama güzeldi. -
karıncaların lavoboya dökülen çay posasından evrildiğini düşünürdüm. -
apartmanın üst katlarında oturanların daha zengin aşağıda oturanların daha fakir olduklarını sanırdım.
^:swh^ -
elma çekirdeği yutarsam karnımdan elma ağacı çıkar diye yutmamaya çalışıyordum. o değil, çekirdek yutanları da korkutuyordum. öyle değilmiş, kesin bilgi. -
evde hep futbol topu büyüklüğünde bir örümcek yaşadığına inanırdım... çok korkardım...
bir gün televizyon seyrederken koridordan geçtiğini gördüm! ister inanın ister inanmayın gerçekti ve kırmızı don giymişti ! çok korkmuştum. peşinden gidip yakalamalıydım ! yoksa annemin yanına gidecekti ama korkudan kıpırdayamadım...
karanlıkta ortaya çıktığına inandığım için karanlıkta 30 saniyeden fazla kalmıyordum. karanlığa girdiğimde " 27,28,29,30 ne 30 mu oldu ? büyük örümcek yuvasından çıktı !!! " deyip hemen ışığa doğru koşardım, bir keresinde ayağım takılıp düşmüştüm,çok korkutucuydu... -
insanların evlendikten bir süre sonra rastgele bir şekilde çocuk sahibi oldukları. -
yağmur yağdıginda allah bişeye üzüldü ağlıyor sanmak. aynı mantıkla gök gürültüsü şimşek de bişey e acayip kızdı. -
trafik canavarını cidden mor ve arabaları yiyen bişey sanmak