1. yine şehrin bilindik ayazının hüküm sürdüğü bir pazar sabahı. kalabalık içindeki yalnızlığımın en dibinde seni hayal ediyorum. biliyorum sen aslında yoksun ama yine de benim düşüncemde varsın. belki de her zaman müziğe tutunduğum gibi, kendimi avutmak adına tutunduğum bir hayalsin sadece, olsun, yine de oradasın işte. her ne kadar yaşantımda asla yerin olamayacağını bilsem de orada sadece düşüncelerimde olmanı seviyorum, günün birinde ağır aksak bastonla yürüyen bir dede olduğumda bile olsa seni görebilme ihtimalini seviyorum. kim bilir belkide o tek bir an bile, gözlerine baktığım, elimi uzatıp yanağına dokunduğum tek bir an bile belkide hayatımda hiç hissetmediğim duyguları hissettirecek bana. imkansıza yakın şeyler peşinde koşmayı hep sevmiştim zaten. imkansıza yakın da olsa bir ihtimal var ya, yetmez mi?..