1. erkeğin, kadına karşı hissettiği tüm habis duyguları anlaması için, daha doğrusu kadını anlayabilmesi için feminizm okumaları yapması, feminizmle ilgilenmesi gerektiğini düşünüyorum. aslında kadınlarla ilgili en boktan şakaların faili olarak da söylüyorum bunu. biraz tefekkür edeyim, düşüneyim. ne oluyor, niye ben nefret duyuyor kadından. niye kadınlar "kadın" olduğunda onları içgüdüsel olarak kontrol altına almaya çalışıyoruz.

    biz kontrol manyakları böyle güzel şeylerle uğraşmalıyız. sormalıyız yani, ne istiyoruz kadınlardan. değil mi?
    yok
  2. feminazilerce "sen kadın değilsin ne anlarsın bizim çektiklerimizi" denilerek kendini feminist gruplarda "koşulsuz şartsız" bir şekilde kadın otoritesine bırakmayan erkeklerin dışlandığı görüş. feminazi kısmını kasten vurguladım.

    normalde feminizm, tıpkı çocuk haklarını, lösemili çocukları, öğrencileri, hayvanları korumak gibi bir anlayışla herkes tarafından benimsenmesi gereken fakat belli bir kesimin haklarını savunan bir görüş olarak karşımıza çıkar. fakat fanatizm burayı da yer yer pençelerinde tutmaktadır. (veganlık gibi.)

    tabii bunda haklılık payı yok mu, var. yaşadıkları baskılar her insanda bastırılmış öfkeye dönüşür ve ne yazık ki fanatizme yer arayan insanlar bunu kendilerine bir patlama bahanesi olarak kullanabiliyorlar.

    bir örnek vereyim;

    adana'da sanıyorum, bir kadın "benim iki oğlum var gelininiz giyimine dikkat etsin" gibi bir laf etmiş, bunun daha seviyesizini düşünün tam hatırlamıyorum cümleyi. bunun üzerine kadının iki oğlunu öldürmüşler. biri çıkmış "iyi yapmış" demiş, biri çıkmış "anneyi öldürselermiş" demiş. ben de "insan haklarına aykırı bir konuyu, insan haklarına aykırı bir şekilde mi çözeceğiz?" diye sordum ve bir dişi tarafından da desteklendim. (ben dişi diyorum, erkek aslan dişi aslan misali, cinsiyetçi bir söylem olmadığı kanaatindeyim)

    aradığımızın mantık ve toplumsal bilinç mi yoksa bastırılmışı sırf bastırıldı diye bu sefer göklere çıkarmak mı olduğu iyice ayrıştırılmalı.

    evet, belki onca şey dururken, benim gelip feminizme bu kadar emek harcayarak yazmam, bir savunmacılık gibi durabilir. fakat tıpkı ülkede ortalamanın üstündeki insanların bile çok nefret dolu söylemlerde bulunabilmesi gibi, feministler de "bir hakkın aranması gerektiğini fark edenler" olarak fazladan sorumluluk taşıyorlar. zaten bu tarz bir yazıyı, öğrenmek istemeyene yazmanın hiçbir anlamı yoktur. bu yüzden her zaman sağduyuya daha açık olan kesimi eleştirirsin, diğer tarafı nasıl çözeceğini o sağduyulu kesimle tartışırsın.

    son olarak: haklı bir tepkidir, herkesçe savunulmalıdır. insan haklarının birbiriyle çelişmeyen alt dallarından da biridir. (bu farklı bir konu)
  3. erkek egemen sınıflı toplumlarda kadın mücadelesi (feminizm) bir var olma, eşitlik, adalet, özgürlük ve hak alma mücadelesidir. bu mücadele bağımsız olarak verilebileceği gibi karma örgütler aracılığıyla da yürütülebilir.

    (bkz: ataerkillik)
  4. kenarda olanın merkeze alınması değil, merkezin tamamen yok edilmesidir.
    b-612
  5. hacettepe üniversitesindeki stand kapatma eylemi ile başlık açılmamış. ben de buradan devam ediyorum.
    "o arkadaşın tacizci olması sizin de olduğunuz anlamına gelir'' tarzında laf etti. hani olurda o lafı eden ''insan'' şurayı okuyordur. yada bir arkadaşı okuyordur da ona söyler. ve o da anlar:
    ''daha yüksek binalarımız, ama daha az sabrımız var; daha geniş oto yollarımız, ama daha dar bakış açılarımız var. daha çok harcıyoruz, ama daha az şeye sahibiz; daha fazla satın alıyor, ama daha az hoşnut kalıyoruz. daha büyük evlerimiz, ama daha küçük ailelerimiz; daha çok ev gereçleri, ama daha az zamanımız var. daha çok eğitimimiz, ama daha az sağduyumuz; daha fazla bilgimiz, ama daha az bilgeliğimiz var. daha çok uzmanımız, ama daha çok sorunumuz; daha çok ilacımız, ama daha az sağlığımız var. çok fazla alkol ve sigara tüketiyor, savurganca para harcıyoruz. çok az gülüyor, çok hızlı araba kullanıyor, çok çabuk kızıyoruz. çok geç saatlere kadar oturuyor, yorgun kalkıyoruz. çok az okuyor, çok fazla tv izliyoruz. mal varlıklarımızı çoğalttık, ama değerlerimizi azalttık. çok konuşuyoruz, çok az seviyoruz, çok sık nefret ediyoruz. geçimimizi sağlamayı öğrendik, ama yaşam kurmayı öğrenemedik. yaşamımıza yıllar kattık, ama yıllara yaşam katamadık. uzayı fethettik, ama iç dünyamızı edemedik. daha büyük işler yaptık, ama daha iyi işler yapamadık. havayı da ruhumuzu da kirlettik. atoma hükmedebildik, ama önyargılarımıza edemedik ! '' george carlin
  6. feminizmin erkekleri ya da herhangi bir canlı türünü aşağılamak olmadığını bilen insanlar için desteklenebilecek en güzel ve en doğru akımdır. hele ki günümüz dünyasında ve türkiyesinde her gün bir kadın tecavüze uğruyorken, gencecik pırıl pırıl kız öğrenciler okuldaki erkek öğretmenlerinin haysiyetsizliği yüzünden körpe canlarına kıyıyorken, 7 yaşındaki bebekler dedelerinin babası yaşındaki sapıklarla zorla evlendiriliyorken...
    feminizm iki cinsiyet arasındaki eşitsizliklerin, haksızlıkların ortadan kaldırılması için mücadele eder. feminizm düşmanlarının bu kavram hakkında biraz araştırma yapmalarını tavsiye ederim. hiçbir kadın ailesinin baskısı altında büyümek, gece bir yerden bir yere giderken sürekli arkasından bir adam onu takip ediyor mu diye kafasını çevirip yolu kontrol etmek, bekaretini evleneceği kişiye saklayıp düğün gecesi yatağına beyaz çarşaf sermek, yaşı geldiğinde evlenmek ve birkaç tane çocuk yapıp hayatını böyle geçirmek zorunda değildir. çocuk gelinler istemiyorsanız, kendi annelerinizin, kız kardeşlerinizin, eşlerinizin ve kızlarınızın haklarını savunmak istiyorsanız gelin hepiniz feminist olun. hayat bayram olsun (swh).
  7. her fikir gibi bazen yerinde kullanılması gerektiğini anladığım şey.

    nasıl mı anladım?

    efendiler, benim iki tane face hesabım var. biri gerçek, diğeri fake. fake le gidip başkalarını trolluyorum falan işte.

    neyse, az önce fake hesapla gezinirken aslında sizin pek sasirmayabileceğiniz lakin benim şaşırdım bir durum ile karşılaştım efenim.

    bir kızın face'i... alımlı malımlı, 14 yaşında. yorumlara bakmak için girdiğimde ^:hemem çamur atmayın, bazen öyle komik şeyler oluyor ki...^ ...

    40 yaşlarında , güneş gözlüğü takan bir davar. kız profil fotosunu paylaştıktan 2-3 saat sonra, "evlenme teklifi etmiş".

    oha be. çüş...
    bu nasıl bir rahatlıktır sayın seyirciler....^:rahatlıkla da ilgisi olmayabilir. ^

    neyse efenim böyle olaylara karşı o "oluşum"a dersini verecekse, varsın feminizm olsun. arada kaynamayalım da. ^:swh^

    edit: kız "14" yaşındaymış.
  8. yok
  9. ön edit; işbu entry'de kimsenin anasina bacısına laf edilmemiştir. kadınlarin erkek egemenliğiyle sindirilmesi vurgulanmıştır.çok anlaşılmayacak bişe değil.


    feminizmı ancak gözüne görünen üzerinden, sol algisını sağcıların kendisine gösterdiği, ya da okulda gördügü kişilerden, herhangi bi azınlıga ait duyarsamasını çoğunluğun leş egemen algısıyla edinen, güclünün bakır bir tel gibi eğip büküp devreye taktığı tipler için slav memesinden ibarettir.

    sormaz anam niye sinmiş, bacım niye her şeyini gizli yaşar, ağzımda neden bu kadar cinsiyetçi küfür, erkeğin yaptıgı her iş niye bu kadar boktan diye sormaz. her dişilikte aklına düsen seksle malul olmuşların, cinsel organı, ırkı, tipi gibi doğuştan edindiği şeylere bir baska şey katamamişların hezeyanını ortaya döker feminizm.

    memeyi bu kadar seviyorsanız bilin ki sizi besledigi günlerin huzurunu arıyorsunuz diyedir. o memedeki şefkate şefkat üretmeden onu sevemezsiniz. ya da iyi bi arkadasınız olmaz mesela, beslenmekle huzur buldugunuz her kisi bir şefkatli bir memedir. şefkatsiz sevmeyiniz baylar... lütfen
  10. pankart konusunda pankartı taşiyan beren azizi cevap vermiş, daha iyi bir cevap verilemezdi sanırım. kendinizi kötü hissetmeden sorunlarinızı çözemezsiniz baylar bayanlar...

    !---- spoiler ----!

    beren azizi’den:

    "yoksa bir kadının parası amıdır kumbarası" dövizim üzerine bazı zorunlu açıklamalar:

    1) fotoğrafın 3 mart dünya seks işçileri günü'nden olduğu iddia edilmiş. değil. anlı şanlı 2014 yılı 8 mart feminist gece yürüyüşü'nden. 8 mart'ın namusunu kurtarmak isteyen namus bekçileri, fotoğraf anlı ve de şanlı olarak 8 mart'tan! ben dahil onlarca kadının elinde seke seke gezdi o döviz o gün 8 mart'ta. evli, barklı, anne, öğrenci, namuslu, namussuz, seks işçisi, "gerçek" işçi onlarca kadının elinde seke seke gezdi. sonra da benim elime geldi. taşıdım. bugün olsa gene taşırım. yoksa bir kadının parası amıdır kumbarası! yalnız 3 mart dünya seks işçileri günü’nde açılmış kocaman bir pankart vardı ve şöyle diyordu: “yollular yolsuzları yenecek!” ahlaksız kadınlar da dövizimi 8 mart’ın namusunu kurtarmak adına hop 3 mart’a paslayan ikiyüzlü ahlakçıları yenecek.

    2) dünyada feminizm çok daha ciddi kadın sorunlarıyla uğraşırken türkiye'de feminizm işte böyle seks meks işlerine kafayı takmışmış. bak sen! bu ucuz geyiği kasmaya çalışanların türkçeleri dahi son derece kötüyken hangi yabancı dilleriyle evrensel feminizmi takip ettiklerini merak ediyorum. otursunlar önce türkçe öğrensinler, ne yazdıkları anlaşılmıyor. sonra yabancı dile vakitleri kalırsa oturup onu öğrensinler ve baksınlar bakalım dünyadaki kadınlar neler yazmışlar. toronto polisinin "kadınlar sürtük gibi giyinmekten kaçınmalı!" demesinden sonra kanada'da ve sonrasında tüm dünyada neler oldu? slutwalk nedir ve ne değildir oturup okusun dil ve kültür cahilleri. sonra iranlı feministler neler neler yazıyor ve paylaşıyor biraz baksınlar ki, bunu da yapacaklarını hiç sanmıyorum. elifi görse mertek sanacak tiplerden dünyada feminizmin daha “olgun” daha “ciddi” konulara yöneldiği konusunda kötü bir türkçeyle uyarılıyoruz.

    3) "bir kadının taşıyacağını sanmıyorum, fotoşop bence." photoshop değil. tabii ki şantaj ve montajı onlardan öğrenecek değiliz; ama fotomontaj değil. gene anlı şanlı gerçek bir döviz. tam olarak "yoksa bir kadının parası amıdır kumbarası" yazıyor ve tam olarak bunu taşıyorum. rahatsız mı olmuşlar? şimdi daha çok olsunlar o halde! “ya ben aslında tam olarak öyle demek istemedim”ciliği de onlardan öğrenecek değiliz, tam olarak ne anladıysalar onu demek istedim. okurken onları ne tiksindirdiyse, neye delirip öfkelendiyseler tam olarak ve tam olarak onu dedim. yoksa bir kadının parası hop! artık gerisini herkes biliyor, bilecek.

    4) “bir kadın olarak ben utandım, tüm feministleri temsil edemez, ben bile feminizmden soğudum.” diyen kadınlar var bir de! bir kadın olarak ne demek? bile ne demek? kendine gel kızım! ne oldu? itibarın mı sarsıldı? sarsılmasın; en küçük yanlışında, çevrendeki erkeklerin suyuna gitmediğinde sen de orospu olacaksın. hatta bu lafları söylediğin adamlar, sana günün sonunda “sen var ya! o kadından bile aşağılıksın, en azından o...” deyivererek canını yakmaya çalışacaklar. neden mi? çünkü ''…orospu terimi genelde fazla ayırım yapılmadan kullanılır. bu terim kadının özgüvenini azaltmak için, erkek tarafından yaratılıp kadın tarafından benimsenmiştir. örnek olarak 'ibne' teriminin kullanılması gibi orospu da, toplumsal olarak kabul gören davranışların konforunu bilmeyen bir kitlenin izolasyonu ve itibarının sarsılmasını sağlamaktadır.'' (kaynak: orospu manifestosu) şimdi aklını başına topla ve şu ucuz prensesçilik ve mütevazı kadın oyununu bırak ve erkeklere cici görünmenin anlamını bil. erkeklere cici görünmek ve “kadınlığı aşağılamayan kadın gibi kadın” olmak demek başka kadınların tecavüzü, tehdidi, küfrü, dövülmeyi, öldürülmeyi hak ettiği anlamına geliyor. ahlak yolundan şaşmış kadınların linç edilmesine nasıl ortak olursun? bugün yoldan çıkmışlık o dövizi taşımak olur yarın şort giymek olur, başka bir gün de emin ol senin başına gelecek şekilde karşına çıkar bu şeytanlaştırma. yıllardır olan bu kızım! kendine gel!

    5) kadın argosu düşmanlığına karşı ya am dibine ya çam dibine ya tam dibine diyorum. eril heteroseksüel cisgender -siz şimdi bu sözcüklerin de ne demek olduğunu bilmezsiniz, diyorum ya cahilsiniz- erkeklerin adeta “hava ne kadar güzel, değil mi?” der gibi envaiçeşit cinsiyetçi küfür saçabildiği bir toplumda ben kadın argosunu ve hem de orospu kadınların argosunu kullanamayacağım öyle mi? yok öyle yağma! sadece ben değil, ben dahil her kadın istediği gibi kendi cinselliğini masaya yatırıp üstünde tepindiği argosunu yapacak. bu arsızlığı bu rezilliği bu vasatlığı ve bu çirkinliği tatmak kadınların da lüksüdür. hetero-cis erkekler yüz yıllardır festivallerde, arenalarda, sokaklarda, stadyumlarda vs. kendi cinselliklerine dair üstelik her zaman ötekini hedef alarak cinsiyetçi şovlarını yaptılar, yapıyorlar. çok yeni eleştiriliyor hetero-cis erkeklerin bu cinsiyetçi özgüven şovları; gene de bir şeylerin onurunu lekelemiş olmakla suçlanmıyorlar. oysaki tek bir kadın ve dövizi 8 mart'ın "gerçek" anlamının içini boşaltmakla ve oradaki "kadınların" onurunu zedelemekle itham edilebiliyor. liseli, üniversiteli hetero-cis erkek grupları maçlarda orada burada istediği gibi ötekini hedef alan cinsiyetçi ve cinsellikli eylemler yapar, sloganlar atar, bununla dibine kadar eğlenir ve günün sonunda "kadınlara ayıp etmiş olmak, adamlığa yakışmamakla"la eleştirilir ancak; ama bir kadın üstelik cinsiyetçi olmadan kendi cinselliği ve hikayesiyle aynı özgüvenle eğlendiğinde, saçmaladığında veya "ciddi ciddi" politika yaptığında diğer "kadınların" namusunu da kirletmiş olmakla suçlanıyor. bu korkunç bir eşitsizlik ve cinsiyetçilik.

    6) her şeyin başı eğitimmiş. eğitimsizlik feminizmde de almış başını yürümüş. “kezban” ve “feminikler” olarak cahil cahil konuşmuşuz. hadi oradan! orospu ve ahlaksız kadınlar fakülteye ilk gidenlerdi! orospu ve ahlaksız kadınlar kütüphanelere ilk girebilenlerdi! ''….uzmanlığın görülmez engellerini ilk kaldıranlardı, ilk sosyal devrimcilerdi, ilk çalışma liderleriydi, diğer kadınları ilk organize edenlerdi. pasif olmadıklarından, aşağı görüldükleri için gücenip darılmadıklarından diğer kadınların yapamadığı her şeye el atabildiler. onlar toplumun onlara uzattığı kirli tabaklarını geri fırlatıp kadının görmesi bile mümkün olmayan, dünya üzerindeki payını ortaya koydular. kenarda köşede yaşadılar. yalnız ya da kız kardeşlerinin yardımıyla içinde bulunduğumuz dünyayı değiştirdiler.” (kaynak: orospu manifestosu) yani ey cahil akıl verici, senin okuduğundan daha çok yazmış ve hatta çeşitli dillerden kitaplar çevirerek bugün ağzının az da olsa feminist laf yapabilmesini sağlamış feministler hazırladı ve taşıdı o pankartları.

    7) “dünya emekçi kadınlar günü!”ymüş. “sınıf mücadelesi!”ymiş. “kadınlar gününün içi boşaltılıyor!”muş! ağzından köpükler fışkıra fışkıra bunu söyleyen solcu herifin giydiği donu bile daha düne kadar annesi yıkıyordu. o; berbat köşe yazıları, komik ve ucuz şiirleri, niteliksiz kitapları yazana ve dahası -yesinler aman aman- sınıf politikası yapacak yaşa gelene kadar lavaboya dan diye bıraktığı bulaşıkları da çıkarıp attığı çorapları da yediği yemeği de yapan da belli yıkayan da! yanı başındaki seks emekçisini fark edemeyecek kadar kadın sarhoşu aynı zamanda. bir kere annesine sordu mu istemediği halde kaç kere sekse evet demiş evlilik içinde? evlilik içi tecavüz uzun mücadeleler sonucu 1 haziran 2005 yılında suç olarak tanımlandı. döviz hakkında atıp tutan 20’li, 30’lu ve 40’lı yaşlardaki bu solcu bozuntusu heriflerin hepsi bu tarihten önce döllendiler ve doğdular. hiç merak ediyorlar mı acaba tecavüz çocuğu muyum ben diye? kim merak ediyor? orospuluk meselesini bitirmek gibi gerçekçi niyeti olan gerçek orospufobiklere bir öneri: önce evlilikten başlayın! hiç düşündüler mi neden 2005’e kadar böyle bir suç düşüncesi yoktu? el-cevap: her evli kadının hesabı her gün erkeğin eve getirdiği parayla ödenen emeklerinden biri olarak görülüyordu, karılık göreviydi karılık! her gün parası ödenen görevlerinden biriydi, hayır deme hakkı yoktu. seks işçilerine acıyanlar, seks işçilerinin daha iyi hayat hak ettiğini söyleyerek onları kurbanlaştıranlar aslında seks işçileriyle değil seks işçisi olmayan kadınların asayişi ile ilgileniyorlar. orospuların sokaklarda dolaşmasını namuslu kadınları yoldan çıkarıyorlar diye yasaklayan zamanın örfi idare bekçileri gibi namuslu kadınların yoldan çıkmasından korkuyorlar. namuslu olsun olmasın namuslu olma iddiasındaki kadın kırılgandır, tehdide açıktır, sosyal itibarı zedelenmesin diye şantaja boyun eğer, yönetilmesi her zaman çok daha kolaydır; çünkü susar, susar ve susar. en son konuşan her kadın gibi “orospu muamelesi görmeyi” göze alarak konuşur! işte bu göze almayı kolaylaştıranlara düşmanlıktır bu dövize yöneltilen her türlü nefret saldırısı. bu solcu müsveddesi vasat herifler aslında feminizmle, 8 mart'la, lgbti+ mücadelesiyle kişisel hesabını görüyorlar. toplumun "ahlaksız" bir kadını linç edeceğini bildikleri için bu dövizi paylaşıp feminizmi eleştirmenin kolaylığını yaşıyorlar. popülist, demagog, fırsatçı ve intikamcı ama asla nitelikli ve eleştirel değiller. linç korkusu yayarak feministlerden intikam alıyorlar ve de bu dövizin "kirletici" gücüyle de kendi vasat feminist eleştirilerini kitleselleştiriyorlar. öteki durumda vasat eleştirilerini kitleselleştiremezlerdi, hiç kitlesel olamadılar.

    ???? 8 mart feminist gece yürüyüşü neden var? zaten aynı gün başka bir yürüyüş gündüz varken neden bir tane de gece var? el-cevap: bu ve bunun gibi nefret kusulan dövizleri ciddi ciddi teşhir etmek için var. çünkü “…bir orospu, eğer ciddiye alınırsa kadını köleleştiren sosyal yapı ve onların konumlandırıldıkları yerden ayrılmamalarını sağlayan sosyal değerler açısından tehlike teşkil eder. şuna şahitlik ederler ki kadınların boyunduruk altında olmaları gerekli değildir ve tüm sosyal sistemin doğruluğu konusunda şüpheler uyanmaktadır. bir tehlike olarak görülmelerinden ötürü ciddi bir sosyal konumda görülmezler. bunun yerine sapkın olarak toplumdan defedilirler. erkek, onlar için kısmen insan olarak görüldükleri ama gerçek kadın olamadıkları bir sınıf oluşturur. onu insansı bir varlık olarak kavramlaştırmalarına karşı seksüel bir varlık olarak ilişkilendiremez ve kabul edemezler. kadınlar kadın olduklarını unutamadıkları için bu konuda daha çok korkutulurlar. kadınlar orospularla yakınen ilişkilendirilmekten acayip korkarlar. onların, gıpta ettikleri zincirlerinin sağladığı güven duygusuna meydan okuyan özgürlükleri ve bağımsızlıkları vardır. orospu gerçeğiyle ne bir kadın ne de erkek yüzleşebilir. çünkü bu yüzleşme onların kendi ahlaksızlıklarıyla yüzleşmeleridir. bu yüzden o tehlikelidir. bu nedenle onu bir ucube olarak görüp çevrelerinden uzaklaştırırlar.'' (kaynak: orospu manifestosu)

    bitmedi, devam edecek.

    !---- spoiler ----!