1. yaşanmış bir örnekten hareketle, bundan tam yirmi beş sene önce (yanlış değil 25) şimdikilerin paralel yapı diye nitelendirdiği, cemaat yapılanmasının kötü olduğunu her fırsatta dile getirip, çalıştığın ortamda seni samimi bulan, bunu söylemeden önce söylediklerine değer veren insanlardan, bazı akrabalarından uzaklaşmak demektir, yıllarca komplo teorilerinin peşinde dolaşan yarı kafayı yemiş bir insan olarak algılanmaktır aynı zamanda. girdiğiniz herhangi bir siyasi sohbette söylediklerinizin ön yargıyla dinlenmesidir, yüzde bin beşyüz doğru söyleseniz bile sadece siz söylediğiniz için kulak arkası edilmesidir aynı zamanda. insanlar paralarını bu yolda çarçur ederken içiniz sızlayarak onları uyarabilmek için kullandığınız kelimeleri seçmeye çalışırken takla attırmaktır bir anlamda. ama gördüğünüz doğrudan "kötü olana, kötü demekten" asla vazgeçmemektir, doğru bildiklerinizi dikkate alınmasa bile bıkmadan ve daha anlaşılır şekilde yinelemektir.
    bu ülkede alim, siyaset bilimci olmaya gerek yok. yakın tarihte kronolojik olarak ardı ardına gelmiş olaylara bakmanız, bırakın okumak için uzmanlık veya özel ilgi gerektiren makaleleri, inceleme yazılarını, sadece günlük gazete haberlerini bile kronolojik olarak takip etmeniz ülkenin son 50 yılının ne rezalet şekilde yönetildiğini ve aslında her şeyin "kör göze parmak" misali yaşandığını ispatlar açıklıktadır.
    bildiğiniz doğruları söylemekten hiç bir zaman vaçgeçmeyin, her ne kadar sizin söyledikleriniz ancak karşıdakinin anlayabileceği kadar olsa da.