1. idam, ölümle ilintilidir; öldürmenin özel bir biçimidir. idamın özel bir biçimi ise berdar etmektir.
    hukukta, ceza verilmesinin en temel nedeni, toplumsal düzenin devamını sağlamaktır; çünkü bu, hukukun da varoluş gayesidir. cezalar ise özel olarak, ıslah ve caydırıcılık hedeflerler. idamda ise ıslah söz konusu olmayıp, diğer iki amaç güdülebilir. caydırıcılık yönünden baktığımızda, kieslowski bize 10 emirlerden olan 'öldürmeyeceksin!' kuralına yaptığı atıfla yol gösteriyor: "kabil'den bu yana hiçbir ceza, dünyayı daha iyileştirmedi."
    her birey, kendi (lafın gelişi) etik değerleri çerçevesinde bir ceza biçimi olan idama karşı belli tutumlar takınabilir: ya idamı reddedersiniz, yahut da kabul edersiniz. ret sebepleri de değişkenlik gösterebilir: idamı tümden reddedebilirsiniz; sistemin gerektiği şekilde işlemeyeceğinden korkarsınız, kurunun yanında yaş da yanar diye düşünürsünüz -ki bu hallerde aslında idamı arzuluyor olsanız da, bazı durumlardan ötürü reddediyorsunuzdur. bunlar pasif retçilerdir. pasif retçiler the life of david gale ve pardon filmlerine bir göz atabilirler. hangisinden yana olursanız olun, seçiminizde toplumsal etik kabulleriniz ve bunların sizde uyandırdığı duygular rol oynar. örneğin evlilik dışı ilişkiyi nerde yaşadığınız önemlidir; ona göre ya kırbaçlanırsınız, ya da bu kimsenin umrunda olmaz. bazılarına göre ahmet kaya bir vatan hainiyken, bazılarına göre de idoldü. spartaküs'e romalı bir yurttaşın perspektifinden bakabilir misiniz? daha dün heykeli şirk sayan ülkeler şimdi kendi heykeltıraşlarını yetiştiriyorlar.
    tabii ki herkesin, dünya üzerinde yaşamaması gerektiğini düşündüğü bir insan profili, yahut da doğrudan doğruya bir kişi olabilir. bu gayet doğaldır, insanidir. örneğin bana sorarsanız robert william komer hiç gelmemeliydi. ama unutmayın ki marlon abimiz yüreğinde isyan ateşiyle dağa çıktığında ne kadar haklıydıysa, koltuğa kendi oturup maruz kaldığı muameleyi başkasına çektiğinde de bir o kadar haksızdı. (bkz: viva zapata) ama bu şekilde düşünüp bir başkasını öldürmeyi meşru hale getirecek kurallar koymak diğer insanların harcı olmamalı. çünkü bu tatmin ve intikam duygusundan başka bir şey değildir. toplum için tehlike arzediyorsa hapset gitsin.
    ayrıca (bkz: taammüden cinayet) , mustafa altıoklar; (bkz: eve dönüş) , ömer uğur.