1. taraftarları için, on madde ile;

    1- nükleer santral yakıtının yüzde yüzünü tek ülkeden temin etmek üzere anlaşma yapıyorsanız,

    2- yalnızca yakıtı değil, kritik insan kaynağının tamamını aynı ülkeden alıyorsanız,

    3- nükleer enerji üretimi sebebiyle memleketin koylarına beton dökmek, deniz suyunu ısıtmak ve -caps- binlerce yıl- boyunca radyoaktif olmayı sürdürecek atıklar üreteceğinden haberdarsanız,

    4- ülkenizin kayıp-kaçak oranının avrupa zirvesinde olduğunu ve bu hatların ısrarla yenilenmediğini, bu sebeple bir tam gün boyunca bütün ülkenin durma noktasına geldiğini unutmadıysanız,

    5- ülkenizde nükleer santral kapasitesinde güneş ve rüzgar santralinin epdk kapısında ruhsat beklediğini, ama siyasi tercihler sebebiyle bu ruhsatların bekletilerek bir enerji kıtlığı imajı yaratıldığını, ama bu imajın sahte olduğunu biliyorsanız,

    6- 1 ay içinde düşman ilan ettiğiniz bir ülkenin insafına güveneceğiniz projelere imza atmak üzereyseniz,

    7- nükleer santral müdürlüüğüne ilahiyat profesörü atayacak kadar şark kurnazı, işbilmez ve serseri bir kafa yapınız varsa,

    8- düşen fiyatları vatandaşlarınıza yansıtmayıp, sadece zamları yansıtıyor, uluslararası piyasalarda doğalgaz fiyatları düşerken (petrol ile bağlantılı) sizin ülkenizde artıyorsa,

    9- bir teknoloji devi, ar-ge üssü, dünyaya üretim yapmayı yeniden öğreten japonya bile nükleer kazalarla sarsılıyorsa,

    10- ülkeniz nükleer santral olmadan nükleer kazaya karışan nadir ülkelerden ise (http://www.taek.gov.tr/attachments/kazalar/ikitelli_tr.pdf)

    11- bilimsellik adı altında şarlatanlık değil, hakikaten bilimsel bilgi arıyorsanız ve -caps- ülkenizin çıkarlarını düşünüyorsanız -caps-

    karşı olmanız, çocuklarınız, torunlarınız için ne pahasına olursa olsun engellemeniz gereken enerji türüdür.
  2. numaralandırmaya gerek yok artık sanıyorum;

    siz diyorsunuz ki, nükleer enerji ayrı bir mesele, ülkemize kurulacak nükleer güç santrali ayrı bir mesele. hayır efendim, ülkeminizin gündeminde bulunan tek nükleer enerji başlığı budur, dolayısıyla ayrı düşünülmesi sözkonusu dahi değildir.

    termodinamiği anlayacak boyutta olduğunuzu dahi sanmıyorum; zira soğutma konusunda söylediklerinizin de tamamı (maalesef) yalan. diğer tüm konularda olduğu gibi, bu konuda da yalan söylüyorsunuz; işte kanıtı. elektrik mühendisleri odası yılda 10 milyar litre suyun soğutma maksadıyla denizden çekileceğini, ısıtıldıktan sonra geri verileceğini söylüyor.

    diğer yandan, radyoaktivitesi -caps- binlerce -caps- yıl sürecek atıklar konusunda hiçbir savınızın olmaması, hakikaten takdire şayan. hiçbir çözümünüz, hatta söyleyecek yalanınız dahi olmadığından olabilir mi?

    fiyat konusuna gelince; elektrik alım satımı devletin tekelinde değil mi? devlet elektriği yenilenebilir enerji kaynaklarından 13,6 euro-cent karşılığı; yani 0,43 tl karşılığı alıyor. yani yatırıma falan elini sürmeden, güneş santrali yapan adamdan aldığı fiyat bu. nükleer enerji santralinden ise 0,22 dolar-cent karşılığında, yani 0,63 kuruş karşılığında satın alacak. ve utanmadan sıkılmadan arlanmadan diyorsunuz ki, nükleer enerji güneşten rüzgardan daha ucuz. bu savınız da baştan aşağı yalan!

    o kadar biliyorsanız, milyon dolarlara mal olan, insanların öldüğü kazaları sayın. elinizde o kadar parmak varsa, çekin fotoğrafını yükleyin. bir elin parmağı kadar kaza olduğu da yalan!

    600 kişi sayısı ile ilgili kaynak bekliyoruz. sayıyı veren ben değilim.

    söylediklerinizden herhangi bir şeyi çekip çıkardığım da yalan. radyasyon ile ilgili verdiğiniz tek örnek bu, ben de ona yanıt verdim.

    ben konuda uzman değilim, uzman olduğum konu farklı. ama uzmanları okuyacak ve okuduğunu anlayacak kadar konudan anlıyorum.

    herkese öneririm.
  3. -milyar litre mertebesinde su ısınacak, ekosistemin altı üstüne gelecek
    +soğutmada kullanılan su denize verilmez, soğutma kulesi bıdı bıdı
    -nası verilmez al sana kaynak
    +verilen su radyoaktif değil ki zaten

    savunanların genel düzeyi budur.

    ayrıca, uzman ve nükleerin genelini tartışmak isteyen arkadaşlardan atıklarınn binlerce yıl nasıl güvenle saklanacağına dair bilgi ve kaynak bekliyoruz. aydınlat bizi youreads.
  4. Olası bir kaza durumunda alacağınız risklerin boyutu için alacağınız riskin büyüklüğü için bakınız

    Sayısız mutasyon, daha önce hiç görülmemiş derecede farklı hayvan ve bitkiler. Daha bunlar yetkililerin inkarına rağmen sızanlar, gerçek etkileri görmek onyıllar alacak...

    Olm bakın biz komple ölelim çoķ önemli değil. Ama en azından çocuklarımız yaşasın...
  5. er ya da geç olacağı şudur;

    5 yıldır kimsenin giremediği hayalet şehirler, mutant bitkiler, kanserden ölen yüzbinler, yokolan hayatlar, ...

    İnanmayan 10 sene önce dünyanın en güvenli santrallerinden biri olmakla övünen Fukuşima'ya baksın.

    http://www.hurriyet.com.tr/galeri-40144108