1. 8 yaşındaysanız hayat gerçekten çok zor;

    yataktan çıkılıp parmak uçlarında salona geçilir. televizyonun açma tuşuyla kumandanın ses kısma tuşuna aynı anda basılır hatta ses kısma tuşuna birazcık erken basmakta fayda var ne olur ne olmaz. ses yavaş yavaş yükseltilerek en iyi seviyeye geldiğinde yine parmak uçlarında kapılar yavaş yavaş kapatılarak anneyle babanın odasının kapısına gidilir ses geliyor mu diye kontrol edilir. sesin o seviyesi akılda tutulursa bir dahaki sefere bu adıma gerek kalmadan çizgi film keyfi yapılabilir.

    not: evde sizinle beraber erkenden kalkan bir babaanne varsa suyuna gidin. yoksa o keyif mahvoluyor.
  2. haftanin 5 günü 5 bucukta uyanıyorum. c.tesi sabahı 7:45 te uyandım.
    acaba ben baya uyumuş mu oluyorm yoksa erke kalkmışmı oluyorm??
  3. en iyi ihtimalle kitap okunur fakat canı istemiyorsa sadece boş bos oturulur, internete bakılır. aman gürültü olmasın aman sigara korkmasın sakın uyanmasınlar derken o 2-3 saat heykel taklidi yapmak gerekiyor. halbuki bence herkes en geç 9'da uyanmalı.
    abi
  4. sabah koşusu yapılmak için saat 6' da kalkılır ve en az 10 km. koşulur, güne zinde başlanılır.
  5. genellikle haftaiçi beş dakikalık uykuya muhtaçken, örneğin tatil olan cumartesi günü ortada sebep yokken saat yediyi vurduğunda gözlerin zınk diye açılmasıdır. uyanıldığından geri uyumak çok zordur. bu nadir inanılmaz sinir edici olay ne hikmetse okul ya da iş varken asla gerçekleşmez inatla uyku daha da tatlı gelir.
  6. sayın youser biyolojik saatinizi doldurmuşsunuzdur, en içten dileklerimizle günaydınlar dileriz
  7. buna bir de iş yerinden geç ayrılmak eklenirse sinirlerin tavan yapmaması için hiçbir sebep kalmaz.
  8. kişi, uykusunu yeterince alıp kendiliğinden uyandıysa - günü uzatmış olmanın da hissiyle- "yatakta kitap okuma keyfi" gibi aktivitelerle dönüştürülebilecek ama tatil günü olmayan biri tarafından uyandırıldıysa (*:bkz düşüncesizlik) günün kalanını zehredebilecek sorunsal.
  9. küçük çocukla gayet olağan bir durum