1. 89 doğumlu biri olarak (bkz: şu an çalan şarkı) nın bile nilüferden olması bazı şeyleri en azından bende hangi dönemi sevdiğimi belli ediyor.

    yeni dönem şarkıcılarından sevdiklerim mutlaka var,

    (bkz: sıla)
    (bkz: güliz ayla)
    (bkz: emre aydın) - ilk çıktığı dönemler şuan değil vurmayın hemen
    (bkz: yüksek sadakat)
    (bkz: redd) - grup eski olabilir tam emin değilim

    aklıma gelenler bunlar olursa eklerim ama, genede eskileri dinlemeyi tercih ederim.

    nilüfer'den bir şarkı ile kapatalım

    böyle ayrılık olmaz
  2. türk pop müziğinin mutedil ya da durağan olmasındaki şahsi fikrim karakter eksikliğidir. ne demek bu şimdi?

    efendim; elektronik müzik aletleri ile olan diyaloğumuz çok eskiye dayanmıyor. bu yakın geçmişte köylerin şehirlere taşınması misali gitarı kapan grup kurmak marifetiyle müzik yapmaya koyuldu. bu noktada kötü olan bir şey yok; fakat yapılan müzikler her yeni girişimde olacağı gibi benzeşiyordu ve hatta taklitler-coverlar yapıldı. bunların türk pop müziğine güç vermesi bekleniyordu ve öyle de oldu. güç verdi; fakat güçlü olan solistin sesiydi. yani karakter sahibi olan enstrumanlar ya da düzenlemeler değildi. ses ne kadar güçlüydü ise o derece parlaktı.

    sonraları bu güç dengesi bir an için değişir gibi oldu. çünkü teknolojik gelişmeler ve müzik endüstrisinin tüm dünyadaki önlenemez yükselişi bizim müziğimizi de etkilemişti. ardı ardına müzikal olarak da karakterli parçalar çıktı ortaya. bu noktada neredeyse aynı kalitedeki parçaların bu denli uzun soluklu olmalarının temel nedeni düzenlemeleridir. bunun en güzel örneklerini "eurovision" şarkı yarışmasında görüyoruz. evet, bu şarkı yarışmasını bir ölçüt olarak almıyorum; fakat değişimleri net olarak görebildiğimiz bir platformdur kanımca. (önemli not: verdiğim örneklerin "eurovision" başarıları konumuza bahis değildir. sadece güzel örneklerdir.)

    peki bugün neler oluyor? aslında bugün de güzel şeyler olmuyor değil. fakat bahsettiğim karakter oluşumu dengesiz seyrediyor. hala ses kalitesi peşindeymişiz gibi geliyor bana. ne zaman karakterli ve müzikal olarak da uzun soluklu oluyor derseniz; bizim sesleri alabildiğiniz parçalarda bunu bulabiliyorsunuz.

    nasıl ki topraktan gelip toprağa gidiyoruz, işte topraklara ait olanlar değerli oluyor. büyüdüğümüz toprakların tınıları her zaman kendini gösteren karakterlere sahip.

    müzikle kalın.