1. "ben hariç herkes,
    yok olmadı,
    ben ve birkaç kişi hariç diğerleri,
    yok,
    birkaç kişi,
    heh.."

    ortak bir platformun ya da sistemin gönüllü bir parçası olduğumuz youser arkadaşlarca durmadan, değişik bir dışsallık katılarak bu ve benzeri başlıklara; diğer başlıklara iki yorum yapmayı müteakip "youreads bozdu ya" denilmesini ciddi anlamda anlamsız buluyorum. yapıcı eleştirilere lafım yok.

    güzelleme de değil maksadım ancak youreads şu an ağır aksak ilerleyen sol frameden ibaret bir yer değil. en azından -altında yorum olan- ortalama 2500'e yakın film, kitap, müzik başlığı olan bir birikimi var. ayrıca, niteliksiz olarak değerlendirilen yorumlar üzerinde durulduğu zaman kadar başka mevzulara yelken açılsa her şey daha güzel olacak sanki.

    ezcümle, hissediliyorsa böyle bir durum;

    "- demeğe de dilim varmıyor ama -
    kabahatın çoğu senin, benim, canım kardeşim"
  2. Bunun çözümü çok basit. Bu tarz konular sol framede gözükmeyecek. Adam inatla yanlış kanal seçerek sırf sol framede gözüksün diye konu açıyorsa zaten niyeti kötüdür, banlarsın.

    Bu tarz konular sol framede gözükmeyecek. Silinsin demiyorum bak, sadece sol tarafta görmeyelim.
    http://youreads.net/baslik/kizlara-onlari-sevdiginizi-soylediginiz-anda-kizlarin-kosarak-usain-bolt-u-gecip-size-nanik-yapmasi--57493?go=gundem
    http://youreads.net/baslik/dunya-ya-meteor-carpip-insanligin-sonu-gelse-ne-yapardiniz--55179?go=gundem
    http://youreads.net/baslik/aci-katlanilamaz-oldugunda-ne-yaparsiniz--23618?go=gundem
    http://youreads.net/baslik/vucut-gelistiren-erkegin-iq-seviyesi--57488?go=gundem
    http://youreads.net/baslik/dusun-ki-o-bunu-okuyor--23860?go=gundem

    Daha çok var , kararsız olduklarım var. Ekşi sözlük olmuşsunuz ama haberiniz yok açıkcası.
  3. girilen tanımlara kelime alt limiti getirilmesi ile önüne geçilebilir bana göre. örneğin en az 100 kelimelik bir tanım girmeniz gerekse bir başlık için; zaten gereksiz başlık açacak olan kişi tanımın içini dolduramayacağı için açmadan önce yüksek ihtimalle vazgeçecektir. tabi 100 kelimenin içini boş yapma ihtimali de var. o zaman da iş moderasyona geliyor. tabi ki müdahale edip tanımı, tanımla birlikte de başlığı silerler. böylece ekşi sözlük oluyoruz yakınmalarının da önüne geçilir.
    yeni bir yazar olmama rağmen gözlemlediğim kadarıyla bu platformda yazarlar daha seviyeli. sözlüğün çok tanım kasalım gibi bir derdi de yok. olmamalı da zaten. çok tanım kasan sözlüklerin içeriklerinin ne durumda olduklarını görüyoruz. bu nedenle seviyenin korunması adına bir fikir.
  4. tekila ile iyi gideceği anlamına gelir.
  5. insan belki önce kendisi için yazmalı. sonra başkalarını düşünerek. burayı ekşileştiren, önce başkalarını düşünerek yazanlar olabilir; beğenilme kaygısıyla, rahatsız etme güdüsüyle, vs.

    şahsen ben burayı, izlediğim ve izleyeceğim filmleri sınıflandırmak, okumak istediğim kitapları sıraya dizmek ve düşüncelerimi önce kendim için not edip berraklaştırmak için kullanıyorum.

    benzer kaygıları duyan insanların çoğalmasını elbette arzularım. sözlüğün formatı bunu teşvik ediyor. ancak ekşi tipi entrylerin bu tip insanları uzak tutacağından endişe ederim. yine de belirtmek isterim ki ekşi yazarlarla sorunum yok. tek derdim diğer tipteki yazarların azlığı. düşünceyi tetikleyen diğer düşüncenin kısırlığı. keşke onlar da ekşi yazmayı tercih eden yazarlar kadar çok olsa ancak ekşicilik kadar kolay bir uğraş değil bu, orası kesin.
  6. geçen gün sözlüğün ekşileşmesinden bahsediyormuşuz. ne kadar safmışız.

    ulan ekşileşmek bugün döndürdüğünüz rezaletin yanında iki gömlek daha seviyeli kalır.

    yazlık sitede gün doğana kadar ergen muhabbeti yapan yaş 15 arkadaş grubundan farkınız yok.

    ya onu da yapın arkadaşım, ne yaparsanız yapın ama başka yerde yapın. watsapp gruplarınız var, radyonuz var... siktirin gidin orada birbirinize sarın. hiç mi birilerini rahatsız ediyorum diye düşünmüyorsunuz? sözlüğün anasını bellerken burayı başka amaçlarla kullanmaya çalışan insanlara hiç mi saygı duymuyorsunuz?

    sinirlenmemin nedeni şu: burayı salak gibi önemsemiş olmam. kendi çapımda geliştirmeye çalışmam. ulan sol framde böyle bir cıvıklık dönerken bir kitap, bir film yorumu girmenin anlamı ne? neden bir insan kendini komik duruma düşürsün? buraya aklı başında birileri gelir diye beklemek aptallık. evet ben bir aptalım.

    moderasyona kızmıyorum. garibanlar sitenin kullanıcısı artsın diye ümit ediyorlar ama doğru stratejiyi onlar da bilmiyorlar. sonuçta malzeme bu. türkiye'de internet kullanan tipler aha işte bunlar, zeka yaşı 15'te kalmış şımarık veletler.

    ama en azından yanlış stratejiyi anlamışlardır umarım. her önüne geleni yazar yapmayacaksın. yazar yapmak için kastıracaksın, ne bileyim, 15 kitap + 15 film yorumu girdireceksin. eften püften yorumlar olmayacak bunlar. sitenin ismi "yazarlığı çok zor veriyor"a çıksın. bu da bir reklamdır. uzun sürse de belki o zaman nitelikli bir kullanıcı tabanı oluşur.

    biraz daha bekleyeceğim. olmuyorsa çıktığım ekşi bok çukuruna dönüp gideceğim.
  7. artık buranın da adaletine inanmıyorum...
  8. ekşinin yourulması..
  9. yakında kokacağına delalettir.
  10. çok normaldir. buranın kullanıcı kitlesi bilgi içerikli yorum girmek, entelektüel birikimini bir yere yazmak isteyen insanlardan oluşuyordu.

    kiminin filmlerle arası çok iyiydi, okuyup ufuk artırıyordum.
    kiminin müzikle arası çok iyiydi, yeni müzikler keşfediyordum.
    kiminin edebiyatla arası çok iyiydi, farklı bakış açıları kazanıyordum.

    ben de en iyi bildiğim 2 alanda siteye katkı yapmaya çalışıyordum, elimden geldiğince. ve iyi derken, öyle içi boş bir "iyi" değil. bu insanların üst düzey birikimleri vardı gerçekten. hepsi gitti şimdi. öyle ya da böyle gittler.

    sonra ne oldu, sonra popüler olan her şeyin başına gelen şey oldu. aslında çok da bilgili olmayıp bilgili görünmek isteyen tipler siteyi işgal etti. kitap başlıklarına "ay okudum muhteşem kitap çok beğendim" falan yazmaya başladılar. bu mudur yani? sol kenarda tam şu an akıldan geçen şey diye başlık var. ben hayatımda böyle gereksiz bir başlık görmedim. hala daha ekşimiyor diyorsanız bilmiyorum daha ne göstermem gerekiyor.

    1950'lerde çekilen sinema filmleri zengin ve birikimli zümreye hitap ederdi. bakarsanız, o filmlerin sanatsal anlamda çok daha dolu olduğunu hissedersiniz. bugün ise recep ivedik'ler, süper kahraman filmleri, ne bileyim ucuz ucuz şeyler.

    1980'lerin başında phd'si olmayan adam internete giremezdi bile. seviye, içerik falan da ona göreydi. 2017'de geldiğimiz durum bu malum.

    en çok satan kitaplar genelde bok gibidir. çünkü çoğunluğa hitap eder. çoğunluğun da öyle çok derin manaları yakalayacak kapasitesi de isteği de yoktur.

    örnekler artırılabilir. youreads'e de olan budur. popüler olmasıyla beraber ortalama bir mekan haline geldi. ortalama bir mekan haline gelmesiyle de üst segment adamlar "neden burayla uğraşayım ki?" dedi ve gitti. tıpkı o best seller kitapları tenezzül edip alıp okumadıkları gibi. her yeni iterasyonda bunun doğal gelişimi bu şekilde. moderasyon tarafından önlem alınmazsa nereye varacağı da belli. bol bol anket ve kızlı erkekli başlık okuruz. biraz prematür bir popülerlik kazandı bir de. ekşi gibi her başlık doldurulmamıştı kaliteli içerikle.

    yine de seviyorum burayı ama quora.com varken buraya neden yazayım sorusuna cevap bulamıyorum. dolayısıyla quora'da daha fazla vakit geçirip içerik üretiyorum.