1. bazıları yalnız olmayı tercih eder.

    doğar, büyür, okur, düşünür, sorgular. bu şekilde yaşamayan insanlarla çevrilidir hayatı. hayata onlarla aynı pencereden bakamadığını görür. gördükçe yalnızlaşır, yalnızlaştıkça da yaşam enerjisi düşer. çünkü içinde paylaşımcılık vardır. insanlara iyilik yapar, yalnızlığını o şekilde atlatmak ister. fakat sonra evine gittiğinde yine yalnızdır. yalnızlık hissi artık sırtına, benliğine yapışmıştır. belki de zevk almaktadır. yalnız kalıp kimseyle gerçekten bir şey paylaşmamayı, sadece kendi içinde kendi dünyasında yaşamayı tercih eder.

    sonra biriyle tanışır ve dünya üzerinde yalnız olmadığını hisseder. kaç küsür yıldır dünyada onu anlayabilecek birinin olmadığını düşünerek yaşamıştır. bir gün onun gibi biriyle tanışır ve bu duruma inanamaz. gerçekten onun gibidir ve hayatında ilk kez yalnız olmadığını görür, hisseder. bu mutluluk hiçbir şeye değişebileceği bir mutluluk değildir. onu pamuklara sarmak ister ya da kalbinin içine sokmak. her daim yanında olsun ister, ee ne de olsa yılların yalnızlığını atlatmaktır onunla istediği. o sonsuz mutluluğu görebilir onun gözlerinde, ellerinde.
    elinden gelen çabayı gösterir fakat birlikte olamaz. durum diğerinin elindedir fakat diğeri yalnız kalmayı tercih etmektedir. o tercihini yaşar, dolayısıyla diğeri üzgündür çünkü artık yalnız kalmak istemiyordur. onun varlığını bile bile, dünya üzerinde yaşamak istemiyordur. keşke bilmeseydi onu anlayan biri olduğunu. eskiden yalnız ve ortalama bir mutluluk içindeydi. ama şu an gerçekten yalnız ve gerçekten mutsuz.
    iki insan yine yalnız bir şekilde yalnız hayatlarına, kendi kuytularına geri döner.

    bazıları yalnızlığı kendi tercih eder.

mesaj gönder