1. -karbon kağıdından yapılmış-

    ‘’bazenli cümleler kurduğuma göre saat dördü geçmiş demektir..’’ diye düşündüm, son sigaramı da söndürürken.. dalıp dalıp gidiyordum. çivi çiviyi söker politikasıyla daha da acıya gömdüm kendimi.. nefes alamıyorum artık, nesef. alamıyordum.. kendi umutlarımı teker teker söndürdüm.. gür ışıklarımın birer birer sönüşünü seyrettim köşeden.. hayatımın anbean yitişini.. bütün bu kıyamın sorumlusu ben miydim? bütün bu yıllar, hepsi.. bana mı aitti bu hepsi karbon kağıdından yapılma yaşamım?

    biraz daha acı.. ihtiyacım olan tek şey bu.. ne kadar acı çekersek o kadar iyi.. sevgi duvarını yıktım sayılır.. az daha yürümem lazım. güçlü ol! eğ başını, usul usul yürü.. bir zeki demirkubuz filmde geçen bu replik kafamın içinde yankılanıp duruyor aylardır.. razı olmak istemiyordum oysa, direnmenin de faydasız olduğunu fark edince, razı olmakla direnmek arasında bir fark olmadığını görünce anladım..

    intihar etmeyi bile beceremiyorken, yaşamak, benim neyimeydi. kimdim ki ben.. bu soruları uzun süredir soruyorum kendime. çıkamıyorum içimden. tıka basa boşum.. alabildiğine bir yalnızlık benimkisi. ruh kanserine yakalanalı da çok oldu.. bir eksiğim doktor raporuydu.. o da oldu.. istemediğim ne varsa gerçekleşti çok şükür.. sonsuz perdeli bir trajedi sanki, tüm yaşadığım.. bitmek bilmez çilemin tek tanığı zaman.. gölgelerin içinde saklanmış, sigarasını yakmış ve keyifle beni seyreden..

    tek tanığım olan zaman, en büyük çelişkim olan zaman. alt edemediğim, sevemediğim, nefret edemediğim.. öldürme fırsatım olsa ilk onu öldürürdüm.. oysa gözlerimle göremediğim bir şeye karşı savaşamam. hayır.. o cesaretim yok.. korkak bir adamın cümleleri bunlar. korkak, kibirli ve huysuz.. ve bazen uysal..

    biraz daha acı.. bir adım kaldı sadece. işte bu kibirli ve huysuz adama dikkat etmenizi isterim. evet, bunu istiyorum çünkü bazen benim gibi bir adam bile dikkat çekmek ister.. kim istemez? rutini hüzün olan bir insanım. hasta ve hüzünlü.. ne acı.. bazen insanların manevi üstünlüklerine karşı çeşitli yollara saptığım doğrudur. kendimi tamamlayamamış oluşumun da sebebi var.. ancak bu, çok başka bir konu..

    son sigaramı da söndürürken, güneşin doğmaya teşne havası ilişti gözüme.. gözlerim daldı ve daldı.. birisini bekler gibi bir havam var. gelmeyecek olan birisi. ya da hiç olmamış ve olmayacak.. imkansızı isteyen ben! bitsin ve yeter! bu karbon kağıdından yapılma yaşamım! intiharı bile beceremiyorken dilimden dökülenler.. bitsin.. ve yeter.

mesaj gönder