1. bir sana alışamadım bir de alış veriş sonrası kasa kuyruğuna! batsın bu dünya; kader diyemezsin sen kendin ettin; harcamaktan kim usanır tadına doyum olmaz.. ve ahh çeke çeke beklenir o sıralarda.

    ben rahatlıktan çok şikayetçi bir insanım. malumunuz hepimizin bir koşturmacası var. trafiğe takılmadan, o olmadan, bu şuraya varmadan diye devam eden bir koşturmaca içinde "bir oh" luk zamanlara hasret yaşıyoruz. hal böyle olunca da işte, o sıralarda beklemek azap geliyor bana. illa bir kasa kuyruğunda iade işlemi için beklerim. aldığı ürünün fiyatına bakmadan alan sonra kasa önünde cayan mı dersiniz; yoksa kartındaki puanı eksik hesap edip elinde patlayanı mı... ne ararsanız vardır o sırada ve siz bekletilmeye mecbur bırakılırsınız. mıy mıy hareket edenleri saymıyorum bile. insanız, elbet hastalık ..vs. gibi sebepler olur da, karı koca sohbetlerini kasa önünde iki saat poşet açmakla halledenlere ne demeli?

    işte bunun diğer versiyonu da bankamatikler. yine mıy mıy mıy hareketler ve ağırkanlı bir eda. önce iç çekişler, sonra ufaktan laf atmalar. zevk için insanı orada esir edene açık seçik konuşmaktan zul duymayan atarlı biriyim belki evet, iki saat süren eve dönüş yolumda afakanlar basıyor çünkü; dur kalk dur kalk yaşadıkça her yerde!

    başına geldiğiniz vakit bozulan cinslerine ise söyleyecek hiç bir lafım yok. sizi bir sonraki durağa yönlendiriyorlar, o zamana kadar beklediğiniz içinse bir soğuk için kafi.

mesaj gönder