1. sorular

    1) türkiye'de edebiyatta, şiirde, öyküde, romanda olduğu gibi sinemada da eleştire düzeyi yetersizdir. yapılan eleştiriler ne yazık ki, dönemin zihniyetinden uzak sadece yapan, üreten kişi etrafında dönen metinlerdir. peki, 21. yüzyıla baktığımızda bu gidişat ile ilgili neler söyleyebilirsiniz?

    2) kırmızı kedi yayınları'ndan çıkan "eleştirmenleri vurun" kitabınızın çıkış noktası neydi? sizi bu kitabı yazmaya iten güç?

    3) sinemanın var olması için bir izleyici kitlesi şarttır. diğer türlü bir etkileşim gücü doğmaz. ancak eleştiri olmazsa da kendini sürekli yenileyen, çağına ayak uyduran, geçmişi güncellikle bütünleştiren, yaratıcı filmler var olamaz. kuşkusuz çabuk tüketilen bir sinemanın varlığına tanık oluyoruz. peki, sanat algısından ödün vermeyen bir sinemanın var olması da mümkün mü?

    4) sanatı paraya dönüştürme icadı olarak bakılsa da sinemaya, kendini ifade etme biçimi olarak eleştiri de bir sanat kaygısından gelir. birçok film, yönetmen, oyuncu hakkında eleştiriler yazdınız. derli toplu bir çalışma yayımladınız. köklü bir birikimin haznesidir elimizdeki kitap. biraz bu süreçten bahsedebilir misiniz? hem gelecek yeni neslin sinema eleştirmenleri için ufuk açıcı olur, sizin söyleyecekleriniz.

mesaj gönder