1. yaşın ilerlemesi saikine muvazi olarak cumlelerde hayretimi mucib osmanlica kelimeleri hüsn-ü istimal etme gayretini peydah ettiren kadim dil.

    arabi hatti ve hurufu ile neşredilen kadim cerâid ve mecmualarda mârr-üz zikr edilen cumleleri mahzân nahv ilmine vakif olanlar degil, cumhur-u avâm da derk eder idi.

    gunumuz turkcesiyle: "yasin ilerlemesine paralel olarak cumlelerde ilgimi ceken osmanlica kelimeleri guzel kullanma cabasini ortaya cikaran eski dil.

    arapca harflerle yazilan gazete ve mecmualarda kullanilan cumleleri sadece dile hakim olan alimler degil, siradan halk da anlardi."


    1790 senesinde yazılan bir yemek kitabından alınan aşağıdaki bölüm, osmanlı türkçesinin nisbeten sade bir örneğidir:

    "türkîde turunc dediğimiz mîveye farisî'de narenc denir. portakal derler, istanbul'da şekerden leziz zuhur etmeye başladı. hatta nev-zuhur frenk hekimleri 'asitane sahil-i bahr ve ahalisi et'ime-i mütenevvia ile aluf ve fesad-ı dem hasebiyle iskorpit illetine mübtelalardır. elbet beher yevm bir dane portakal ekli lazımdır ve vacibdir.' maa-haza kendüleri illet-i müstekreh-i frengîden muallel olup bahusus oldukları arzda portakalı ancak kibarı görebildiğinden asitane'de kesreti kendülerini hayran eylediğinden hezeyan-ı gûna-gûn ederler. maa-haza alil-ül mizac olan ihvana muzır olmak melhuzdur."

    ne acidir ki 1616'da olen william shakespear'in 400 kusur sene once yazdiklarini bir tercumana veya araciya gerek kalmaksizin bir ingiliz okuyup yazarin tam olarak ne ifade ettigini, gunun kosullarindaki dusunce yapisini anlayabiliyorken bundan yaklasik 130 sene oncesinde yazilmis olan yukaridaki yaziyi anadili turkce olan ve oldukca fazla kitap okuyan 30 kusur yasinda bir turk olarak anlayamiyorum.

    türkçede 78 bin ana kelime olmasına karşın, nüfusun büyük bölümü günlük yaşamında ortalama 400 civarında kelime kullanıyor.

    girne-amerikan üniversitesi türk dili ve edebiyatı bölümü öğretim üyesi prof. dr. tuncer gülensoy, kelime hazinesi ve gramer bakımından oldukça zengin bir dil olan türkçenin ancak binde 5'ine hakim olduğumuzu kaydetti.

    yeteri kadar beyin jimnastiği yapmamak, okuma ve düşüncede tembellik, edebiyata ilgisizlik, sık kullanılan kelimeleri kaldırma girişimi, fonatik ve morfolojik yapıya uygun olmayan kelime türetme çabalarının kullanılan kelime sayısını azalttığını ifade eden prof. dr. gülensoy, şöyle devam etti:

    ''yaptığımız araştırmalarda özellikle kırsal kesimde insanların günlük sadece 40-50 kelime kullandığına şahit olduk. sadece ana kelime sayısı 78 bin olan ve dünyanın en zengin dillerinden biri olma özelliğini taşıyan türkçeyi, nüfusun çok büyük dilimi gerçek anlamda bilmiyor. çünkü, bu büyük kitle ortalama 400 civarında kelime ile yetiniyor. diğer kelimeler ise neredeyse hiç kullanılmadığı için adetaköreliyor. bu nedenle ifade gücü azalan kişiler konuşmalarında (şey), (yani), (ııı) gibi ses taklitlerini hiç şık olmamasına karşın sıklıkla kullanıyorlar.''

mesaj gönder