1. karikatür gibisin. hareketlerin tamamen kristalize olmuş. ve tek yöntemin doğaçlama yapmak. bu ancak, hiçlik duygusuyla susmanın sosyal olarak tuhaf kaçmayan biçimi olabilir.

    hiçlik duygusu yetmez tabii. yetecek olan, yok olmaktır. susarken, başkalarının aklına hiç gelmemiş ve gelmeyecek olsa dahi, neyin var, diye sorma ihtimallerinin kuruntulu tedirginliğini de ortadan kaldırmak gerekir.

    o zaman konuşmaya başlar ve kristalleşir karakterin. tıpkı bir karikatür gibi, tıpkı bir paylaço gibi. sakar rolü yapmak en etkili yöntemdir. sporcu özellikleri taşımayan bedenin koordinasyonsuzluğu gibi. çocukken büyüklerine, seni öveceklerini bildiğin şeyleri yapmak gibi.

    yok olmak için susmak değil paylaço olmak gerekir. allah aşkına, bir düşünsene, sen hiç paylaçoya, neyin var, diye sordun mu?

    ama nedir, inmek istediğini belirttiğinde şoförün dolmuşu durdurup inmen için kapıyı açtığı ve senin de adet yerini bulsun diye indiğin bir cehennemde, görevini biçimlendirmek yapılabileceklerin uygun olanlarından biri gibi geliyor.

    kişi, bir amaç uğruna yok olabilir mi, diye soracak olursan şayet, inan bilmiyorum. ama şaklabanlığın haz verdiği ise su götürmez bir gerçektir.

    bir başkası, kişi için önemli olanın iyi niyetinden şüphe duymamalıdır. aksi durumun iki kişiyi de yalnızlaştırmaktan başka faydası yoktur.

    o zaman her paylaçoluk söylemi, bir deneydir de aynı zamanda. öyle bir deney ki, sonucunda önemli olana dair dolaylı da olsa bir yansıma ya da anlık bir parıltı beklenilen. aksi durumda geriye kalan ise, sessizliğin içinde dişlerini temizleyen adamın çıkardığı vurdumduymaz ciyaklamaların benim için sinirden kendini sikmekliğidir.

mesaj gönder