-
türlü türlü, seç beğen al, üç tane bi milyon... denizde köpük, bende hikaye. kumsalda kum, bende hikaye.
başlıyorum:
ceplerim dolu olduğu zaman, başlayabilirim yaşamaya.
ceplerim boş olduğu zaman, başlamayabilirim yamanmaya.
ceplerim dolu olduğunda, ancak başlayabilirim batmaya.
bir gün ceplerim doluyken, başlayacağım batmaya.
en makbulu, o zaman:
ceplerim boşken,
dalgadaki köpük,
kumsaldaki kum.
dur! en azından devam edebilmek için dur!
yahu! cepsiz pantolon yok mu? baksana cep ile ilgili nasıl da deyimler var. hepsi de utandırır kişiyi; (alın teri değil, tabii ki copy-paste)
cebi delik: züğürt, parasız.
cebi para görmek: parası yokken para sahibi olmak, birdenbire paralı olmak.
cebinden çıkarmak: birinden çok üstün olmak.
cebine atmak: hak etmemiş olmasına karşın kendine mal etmek.
cebini doldurmak: fırsattan yararlanarak çok kazanmak.
cepten vermek: kendi kasasından, kendi malından ödemek.
son olarak; akp edition:
doğru değilim, yanlış değilim, haklıyım, elhamdülillah.