1. kaybedenler kulübü'nde rıza kocaoğlu'nun canladırdığı karakter gibi erteleme rahatsızlığım nüksetti bu aralar, tekrardan.

    çeviriyi yetiştirmem gereken süre çoktan geçti. çalıştığım konuya dair okumalar yaparken alâkasız yerlere sapıp odaktan kopuyorum. gün içerisinde yine saçma sapan işlerle uğraşıp büyük bir şey becermişim gibi hissediyorum, sonra beyaz yalanlar söylüyorum. evin kalın perdeleri gün içerisinde hep kapalı. son bir haftadır salon ve oda ışıkları ''merhaba!'' diyor güneşin ilk hüzmelerine, kırlangıç cıvıltılarına.

    taşınma arifesindeyim ama nasıl taşınacağıma dair adamakıllı bir plan bile yapmadım daha, evdeki çoğu eşyayı kolilere yerleştirmekten başka.

    sözün özü: bu gereksiz satırları okuyan gözlere teşekkürlerimi sunuyorum.

mesaj gönder