1. 6 yıllık meslek hayatımda 4 kez yaptığım eylem. ilkinde yaşadığım diyaloğu herhalde başka bir insanoğlu daha duymamıştır. şöyle ki:

    üniversiteden mezun olduğum hafta meslektaşlarımın yoğunlukla çalıştıkları, ancak mesleki gelişimi bitirip sadece tek bir (*:allahu ekber, noluyo lan) konuda uzmanlaşmayı sağlayıp 10 yıl sonra bu işi sevmiyorum desem yapacak başka iş bulamamayı garantileyecek bir işte, yeni mezun hevesiyle çalışmaya başladım. (*:youreads tarihinin en uzun cümlesi bu olabilir)

    iş kolundan dolayı aklımda filizlenen istifa düşüncesi patronun sonradan görme uyanık bi tip olduğunun ayyuka çıkmasıyla iyice kuvvetlendi. istifa günü gelip çattı. öğleye doğru raporumu hazırladım, gönderdim. ve patronun odasına daldım.

    - x bey raporları gönderdim.
    + gayet güzel, yarınki iş programınızı yaptınız mı?
    - yapmadım çünkü bugün istifa ediyorum.
    + nasıl yani? bunu kabul edemem. olmaz. olamaz.
    - yerime başka birini yetiştirip bırakmamı istiyorsanız bir süre daha kalabilirim, ama kararım kesin.
    + inanmıyorum yahu, inanmıyorum. 1 ay önce düğünümde karşılıklı göbek atmıştık, nasıl gidersin ?
    - (10 saniye soluk tutulur, kızarılır, kızarılır ve en sonunda dayanılamaz) hımfts, hımftss, puhahaa..pardon x bey..ama şey yani düğününüzde ne yapmam lazımdı?
    + tamam daha fazla uzatmayalım, yarın muhasebeciye uğrayın çıkış işlemlerini yapsın.

    sonrası, sonrası bahar bahçe.
    uzuun uzun yürüyorum sokaklarda. oturuyorum bi kıraathaneye, demli çayımı içerken gözümün önüne bi sahne geliyor, dalıp gidiyorum. sahnede patron fidayda oynuyor. patronun göbeği ayrı kendi ayrı hopluyor, ve ben gülüyorum.

mesaj gönder