-
şu üniversitede en öne oturup her şeyi not alıp, hocaya her türlü soruyu soran öğrenci tipidir. asla notlarını paylaşmaz. yakın arkadaşın dahi olsa hep bir bahanesi vardır. tamam bende hiç derse gelmeyene ver demiyorum ama arada ders kaçırana da yardımcı olmak bu kadar zor mu? bu nasıl bir bencillik.
bölümümde de bu tipte biri var hem notlarını vermiyor, hem kendisi derslerde yeterli başarıyı gösteremiyor. bari biz faydalanalım arkadaşım.
edit: zaten arada ders kaçıranlar notlarını tamamlamak için istediğinde bile vermeyenlerden bahsettim. -
evine ateşler salınası, yuvası yıkılası öğrenci tipidir. -
o arkadaş her derse girer, notunu tutar. peki o bunları yaparken sen ne yaparsin? gezip tozarsin. sınav zamanı geldiğinde de paylaş notları dersin. bedavadan emeğine konacaksin öyle mi? bir küfür ederim çok üzülürsünüz. -
bu insana kızabilmek için önce kendimize ben ne yaptım diye sormalıyız. -
sonuna kadar haklı öğrencidir. -
iyi arkadaşlık kurulması gereken insanlardır
sen bir dönem boyunca oturur sağındaki esmeri kesersin, gezersin yatarsın not tutmazsın fakat o üniversite bitince esmeri sen deği en öndeki nurican alır. sende babayı alırsın. -
geri zekalıdır.
neden mi, çünkü herkes bilir ki ders notlarının sadece vicdan rahatlatmak için fotokopisi çekilir ve o notlar asla çalışılmaz. ver gitsin arkadaş kazan, nasılsa çalışmayacak kimse. -
kısa bir süre ben de bu gruptandım.
genelde aylak bir öğrenci oldum. lisede de üniversitede de böyleydi. hala böyle...
o dönemlerde ben milletten not isterdim kimisi verir kimisi vermezdi hepsinin canı sağ olsun. birilerinden not alsam da nottan bir şey anlamadığım için sınav sonuçları gene kötü geliyordu. baktım burslu girdiğim bölümde millet bana aptal muamelesi yapıyor, paşa paşa her derse girdim, not tuttum. eve gidince notları temize çekip ödev falan yaptım. öncesinde neredeyse bursum kesilecekken o dönem 3.50 ortalama yaptım.
sonra millet geldi, not istemeye başladı. bakıyorum ben derse çıkarken kantinde takılıp goy goy yapan, sabah akşam okey atan bebeler gelip not istiyor. niye vereyim? ben sabah 6'da kalkıp derse giderken kimseden bir hayır görmedim?
he arkadaş hasta olur okula gelemezdi falan, öyle durumlarda not vermeyi bırak çocuğun evine gider anlatırdım konuyu. ikisi ayrı şeyler.
kısaca emeğine saygısı olan öğrencidir. -
çan eğrisi sistemi yoksa bencilce bir davranıştır. adam aynı sınıftayım diye yardım etmem mi gerekir demiş. mantığa bakar mısın? birisine yardım etmek için illa bi neden mi olmalı? dilenciye 1 lirayı da çok görür bu tip. aynı dünyadayız diye yardım mı etmem lazım ölsün banane der. ben çalışıyorum yoruluyorum o da yorulsun der.
arkadaş bu mantığı anlamıyorum yeminle, ne zaman notum olsa dağıtırım (alışkanlık olarak notlarımın altına adımı soyadımı yazarım) bugün dahi fakültede tanımadığım insanlar adımı öğrenince "aa ben şu derse senin notlarından çalışmıştım sağolasın" der, mutlu olurum. allah aşkına bu kadar bencil olmayın. faydasını görürsünüz.
edit : dönem boyu selam vermeyip vize final zamanı ilk defa not için konuşulması eleştirilmiş. yahu adam sana can dostu olalım demiyor zaten sadece notunu istiyor. aksi halde zaten arkadaşın olur. e arkadaşına da not vermiyosan zaten iflah olmazsın sen.
mesele senin hiçbir şey kaybetmeden başka birisinin birşey kazanması, sen mutsuz olmadan başkasının mutlu olması ihtimalinin senin iki dudağının arasında olması. şunu yapmak için bir neden aramak, yapmamanın doğru olduğunu savunmak neyin kafası allah aşkına. -
kendi adıma konuşacak olursam mesele çan falan değil. mesele normalde sana selam vermeyen tiplerin sınavlar yaklaşınca "kardeşim senin mukavemet notları tam mı?" demesindeki iticilik.