1. insanlara "ilgilenmiyorum" deyince bana öcü gibi bakmalarına neden olan iki spordan biri. diğeri için (bkz: basketbol) . sevmiyorum yahu sevmiyorum, olmuyor.

    bir türlü anlayamıyorum neden şu ülkede her erkek takım tutmak, spor yapmak zorunda. tamam, sağlık için spor yapmak gereklidir. burada asıl sorun; toplumca, spordan kasıtın, topla oynanan takım oyunları ve vücut geliştirmeden ibaret olması. bu düşünce beni hasta ediyor. yoksa bana "yürüyüş yap, koş, bak sabah 10 dakikada yapılan minik antremanlar var bunları yap" dese amenna. ama onlar spor mu? onlar ne ki? ezik onlar. futbol oyna futbol. erkek adam futbol oynar.

    ki bu insanlar gözlemlerime göre zaten spor da yapmıyorlar. televizyon başında oturup futbol maçı izlemeyi spor zanneden insanlar bunlar. iki adım yol yürümeyip, 1 kat yukarı çıkmak için asansör kullanırlar. bir de fanatik ve 10+ yıllık futbol maçı izleyicisi olanları vardır ki daha fenadır durumları. zaten fanatik insanları sevmem, bir de bunu övünç kaynağı olarak sunmaları nasıl bir mantıktır aklım almıyor. fenerbahçe maç kaybedince skoru söyleyen arkadaşımla tartışan, kavga eden, "hıı siz de 69-0 yenilmiştiniz hıı" deyip sonra da odasına gidip ağlayan tipler tanıdım ben. bu kadarı bana da mantıklı herhangi bir insana da çok fazla. vücuttaki kanserli hücre miktarını artırır bu adamlar. örnek:

    "galatasaray maçlarını izliyorum, çok sıkı taraftarımdır. o kadar ilgiliyim ki bakın iddaa bile oynarım. sporla çok alakalı bir insanım. inanmıyorsanız 50 saat çözümü olmayan futbol sohbetleri edelim. romanya 2. liginde olan bir takımın 98/99 sezonundaki başarısını konuşalım. hani hala anlamazsınız sporla alakalı olduğumu hani..."

    bu mudur sporla ilgilenme / spor yapma anlayışınız?

    bugün ekşi sözlük'ün de özeti olan adamlar bu bahsettiğim adamlar. bunların yan dalları da siyaset, arabalar ve kadınlardır. ekşi sözlükteki sol frame'i aklınıza getirin. heh, işte!

    insanı spordan soğutursunuz. fakat ben yine de sizin gibi halısaha maçına, vücut geliştirme salonuna arabamla gitmeyeceğim(*:ironi). 6. kata çıkacak bile olsa o asansörü kullanmayacağım. 15 kilometreye kadar gitmem gereken yerlere yağmur, çamur, sel yoksa yürüyerek gideceğim. (*:swh)
  2. sevenlerinin hepsinin (aslında hepsinin de demeyelim de ezici çoğunluğunun) en iyisinin kendi takımı olduğunu sandığı spor. her zaman en şereflisi en doğru yapanı işte ne bileyim en süperi kendi takımıdır. geri kalan takımları tutan da maldır, gerçekleri farkına varmamıştır, bir şeydir.

    bunun temelinde bence maslow'un ihtiyaç piramidindeki "bir yere ait olma" basamağı var. adam hayat boyu hiçbir yere tam olarak ait olamamış. olmayı becerememiş. takım tutarak kendini milyon kişilik x takımı fanatikleri topluluğuna ait hale getiriyor.

    yoksa topmuş futbolmuş, golmüş bahane. bir adam tuttuğu takıma laf edilince sinirden ağlıyorsa o adam radikaldir, psikolojik sorunları vardır, hastadır.