• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (8.40)
interstellar - christopher nolan
teknik bilgisi ve becerisi yüksek olan cooper, geniş mısır tarlalarında çiftçilik yaparak geçinmektedir; amacı iki çocuğuna güvenli bir hayat sunmaktır. onlarla yaşayan büyükbaba donald çocuklara göz kulak olurken, henüz 10 yaşındaki kızı murph şaşırtıcı bir zekaya sahiptir. geçmişte bıraktığı biliminsanı kariyerini özleyen cooper'ın karşısına bir gün beklenmedik bir teklif çıkar ve ailesinin, dahası insanlığın güvenliği için zorlu bir karar alması gerekir...
bilimkurgunun yanı sıra dramatik öğeler de içeren filmin senaryosu fizikçi kip s. thorne'nun evrendeki 'solucan delikleri' teorisinden ilham alıyor.


  1. biraz fazla abartılsa da iyi film olduğunu düşünüyorum. bilimsel teorilere çok takılmamak gerek zannımca .zaten basit şekilde anlatılmak istensede, bu konularda bilgi birikiminiz az ise bazı noktaları anlamak zor . matthew mcconaughey true detective deki ses tonu ve mimiklerini burda da ara ara göstermekte..
    yoda
  2. !---- spoiler ----!

    "Kara delik bir istiridyeyse, tekillik de içindeki incidir."

    !---- spoiler ----!
    kikk
  3. film bilim kurgu ve fantastik türde olduğu için fazla sorgulamamak gerek. ben öyle yaparak her şeyiyle beğendim.

    ama bir hans florian zimmer kalitesi var ki filmi bir tık öteye taşıyan, filme ruh katan...
  4. filmin 2001 space odssey'le kıyaslanması benim beklentilerimi tavan yapmıştı. buna rağmen hayal kırıklığı yaşamadan zevkle izledim. uzaydaki sahneler oldukça dikkatli işlenmiş. ancak sinemaya dair yenilik getiren bir tarafı yok. en güzel yanı espritüel robot. benden daha komik şerefsiz
    ayrıca 2001 space odssey'le tek ortak noktası uzay. yakınına yaklaşamaz.
  5. aklımda bin bir türlü soru işareti bırakan, bunun yanı sıra sahip olduğum bilgilerimi de süzgeçten geçirmemi sağlayan yıkıcı/yapıcı film. üniversite yıllarımda bisikletimi alır, astrofizik gözlemevine gidebilmek için tepeleri aşar ve oradaki fizik hocalarına benim anlayabileceğim dilden söz konusu mekanizmayı anlatmalarını rica etmek koşuluyla bir sürü sorular sorardım. sağ olsunlar, kendi öğrencileri dışında benim gibi böyle mevzulara ilgi duyan öğrencilere sahip çıkarlar ve gözlemevinde çeşitli görevler bile verirlerdi. tabii bunları yapıyorken gözlemevinin nimetlerinden de yararlanabiliyordum. mesela satürn'ün halkalarını teleskopla gördüğüm günün gecesinde düşünmekten uyuyamamıştım. rüyalarıma girmişti o halkalar. düşünmüştüm de, sakın teleskopun ucuna resim koymuş olmasınlar? sakın beni yiyor olmasınlar? diye. ben hayatımda hiç satürn'ü görebileceğimi düşünmüyordum çünkü. satürn'ü görebildiğimizi bile bilmiyordum. sayelerinde inanılmaz şeyler öğrendim burada. kafamda bin bir türlü şey canlandırdığım bu bilgilerimi adeta 2001: a space odyssey'le içselleştirmiştim. hayalimdeki kara delik, uzay seyahatlari, uzay mekiğinin için bu filmle birlikte büyük bir darbe yedi. kafamı bir türlü toparlayamıyorum açıkçası. filmle ilgili hiçbir problemim yok, çok büyük ihtimalle harikaydı ve zevkini çıkarmaya baktım lakin beceremedim. her on dakikada bir "nasıl ya?", "ama bu nasıl olabilir?", "ee bu çelişkiyi nasıl bağlayacaklar?" kafasında gidip geldim. filmin de kendimce içine sıçtım. maalesef hastalıklı bir şekilde takıntılı olduğum için filmden almam gereken hazzı alamayıp üstüne de çelişen bilgilerimle dellendim. filmin her yerinde "ama bu kadar basit değil ki" derken buldum kendimi ve hemen sonrasında "bu bi' film kendine gel" diyerek kendime de sitem ettim. filmin hollywoodvari sahnelerinde kendime geldim. çünkü bu bir filmdi ve gerçekleri yansıtmak zorunda değildi. en basitinden, beşinci boyuta geçebilmeyi sağlayacak bir teknoloji dünyada tarımın yapılabilmesini gayet tabii sağlayabilirdi ya da ne bileyim cooper'ı aşağı itelemek için tenhaya çekmeye ne gerek vardı. zaten her yer tenha beynine tükürdüğümünün kötü niyetli astronotu. almayacaksın abi. iş ahlakı olmayan adamı nasa'ya almayacaksın! su getirin çok sinirlendim şu an.
  6. sinemada izledim, yetmedi altyazı 1080p izledim o da yetmedi dublaj 1080p izledim ve hala yetemedi. kumandadan sürekli açıp izleyesim var. müziklerine ayrı oyunculuklarına ayrı bayıldım.
    bu filmde emeği geçen herkese çok teşekkür ederim.
  7. bir film düşünün. bilim kurgu, güncel bilimden beslenmiş esaslı bir kurgu, son dönemlerin en iyi çıkış yakalayan erkek oyuncularından matthew mcconaughey, mehtiyeye lüzum bırakmayan christopher nolan, iyi bir bütçeyle çekilmiş, vizyona girmesi, dvd'ye düşmesi aylarca beklenmiş bir film.

    tüm bunları sıraladığımızda beklentiler, arzular şelale tabii. neredeyse 50 yıl önce çekilmiş 2001: a space odyssey'i tahtından indirmesini bekliyor insan. contact'taki felsefeyi alt etmesini, moon'daki sadeliği, star wars'un fütüristik mimarisini elinin tersiyle itmesini bekliyorsun. hatta abartıp, tarihin en iyi bilim kurgu filmi benim yaşadığım zaman diliminde çekilmiş heyecanı yaşıyorsun.

    interstellar çok kaliteli bir film. üstüne makaleler yazılır. süper gerçekçi ortam görselleştirmeleri, tartışmaya açık tutarlılığı, içerdiği fiziki betimlemeler, oyunculukları vesaire... belki de üç beş defa izlenecek bir film. mars'a tek yönlü bir yolculuğa çıksam, yanımda götürmek isteyebileceğim filmlerden.

    lakin çizgiyi şaşmış hollywoodvariliğiyle ortalamanın belki üstünde vaat ettiğinin altında, ben dahil birçoklarını hayal kırıklığına uğratan bir film.
  8. çok ilginç taraflarından biri de ağlatabiliyor olmasıdır. her türün -dram, komedi, bilim kurgu- bir alıcısı, izleyicisi, hitap ettiği bir kitle vardır. ama bu film sadece bilim kurgu sevenlerin yörüngesinde dolaşmayacaktır. aile bağlarını da ele alır ve gerçekten bir dram filmi kadar ağlatabilme kapasitesine sahiptir. e hani bilim kurguydu bu :'(