-
kanser hastası bir yakınıma refakat ettiğim gün. -
çocukluğuna dönmek istediği an .. -
hoş bulduğunuz bütün kızların kardeşinizden küçük olduğunu anladığınız andır. -
zamanı takip edemediğim ve küçüklüğüme göre daha boş zaman geçiriyormuş gibi hissettiğim anlardır. -
bütün zorluklara, yaşadıklarıma karşı hala dimdik ayakta olduğumu düşündüğüm an. -
babanin senden - ezile buzule- para istedigi an... -
eve gelen alacaklıları babam değil de ben karşılamaya başladığım zaman büyüdüğümü anlamıştım. -
geçmişte yaşadığım, beni rahatsız eden olayları artık arkadaş ortamında gülerek anlatmam büyüdüğümü hissettiriyor bana. -
uyum sağlayamadığını anladığı anla aynı andır. ayak uyduramıyorsun. kesmiyor. keyif vermiyor ya, işte o an. -
"büyüdüğünü, hiç yıkılmaz dediğin dağlar kendi kendini yıkınca anlıyormuş insan"
diyen bir satıra takılı kaldım iki üç gündür. ama şunu da eklemek isterim. o dağlar kendi kendini yıktıktan sonra bütün samimiyetinle kendine şunları söyleyebildiğinde büyüyorsun galiba :
"bağırıyor içimde bir kuş, durmadan bağırıyor:
şair, bir taşı oyup da içine girmenin zamanı geçti!
bir kez daha gülümseyerek yanıtlıyorum onu:
ağladım. biraz rahatladım.iyiyim şimdi."