afişindeki kocaman "disney" logosuna dahi dikkat etmeden ciddi ciddi bilim kurgu niyetiyle başına oturduğum, aksiyonlu maceralı çocuk hatta çocuklu aile filmi.

kendi adıma beklediğimi alamasamda; popüler bilim ile hayatımıza giren yeni kavramlar kapsamında 5-10 yaş arası çocuklar için öğretici ve sorgulatıcı olabilecek bir yanı var. yer yer çocuk filminden beklenmedik mesajlar veriyor.

diğer bir yandan filmin başındaki sahnelerin fallout oyununda, nükleer patlama öncesi wasteland'daki yaşamı andırması ayrı bir hoşuma gitti.

!---- spoiler ----!

bir düşünelim. geleceğe göz attıysanız ve gördüklerinizden korktuysanız o bilgiyle ne yapardınız? gideceğiniz yer kim olurdu? politikacılar mı? iş dünyasının liderleri mi? onları nasıl ikna ederdiniz? verilerle mi? olgularla mı? iyi şanslar.

karşı çıkmayacakları olgular sadece çarkları döndürenler, para akışını sağlayanlar olacaktır. ama ya aracıları atlayıp önemli haberleri doğrudan herkesin kafasına koymanın bir yolu olsaydı?

küresel yok olma olasılığı sürekli arttı. onu durdurmanın tek yolu göstermekti. insanları doğrudan korkutmak. çünkü hangi mantıklı insan, bildiği ve sevdiği her şeyin potansiyel yok oluşu karşısında harekete geçmez? medeniyeti kurtarmak için onun yıkılışını gösterdim.

ama bu öngörü nasıl algılandı dersiniz? insanlar, yaklaşan kıyamet olasılığına nasıl tepki verdiler sizce?

çikolatalı ekler yer gibi yalayıp yuttular. ölümlerinden korkmadılar, onu yeniden paketlediler. video oyunları, diziler, kitaplar, filmler olarak keyif malzemesi yaptılar. tüm dünya kıyameti yürekten kucakladı ve müthiş bir coşkuyla ona doğru koştu.

bu arada dünyanız etrafınızda parçalanıyordu. aynı anda obezite ve açlık salgını yaşıyorsunuz. bunu açıklasanıza. arılar ve kelebekler yok olmaya başladı. buzullar eridi. her tarafınız yosun tuttu. maden ocağı kanaryaları ölüyor ve siz işareti görmüyorsunuz!

her anda daha iyi bir gelecek olasılığı var. ama siz insanlar buna inanmıyorsunuz. inanmadığınız için de onu gerçekleştirmek için gerekenleri yapmıyorsunuz. gelecek berbat olacak diye tasalanıp kendinizi ona teslim ediyorsunuz. bunun tek sebebi o geleceğin bugün sizden bir şey istemiyor olması.

yani evet buz dağını gördük, titanik'i uyardık. siz yine de tam güçle üstüne gittiniz.

neden?

çünkü batmak istiyorsunuz.

vazgeçtiniz.

!---- spoiler ----!