1. çok önceleri yapılması gereken eylem
  2. duygusal insanlarız biz ne yazıkki. yazılanları okuyunca bunu daha iyi farkediyorum. çok zordur geride sevdiklerini bırakıp buradan çekip gidebilmek, dediğiniz gibi bedenen kurtuluyorsun evet ama diğer herşeyinle aklın ne yazıkki türkiye'de kalıyor.

    bu vatan kurtuluş savaşında kolay kazanılmadı, herkes elini taşının altına koydu, gerçekten dışarıdan büyük tehdit altındaydık ve herkes 'birlik olma' kavramını ortaya koydu.

    peki ya şimdi nasıl durum? gerçekten ülkenin insanını tek bir çatı altında toplamanız mümkün müdür? insanları ayrıştıran, kendi ülkende 'zengin' suriyeli kişilerden bile alt kademede değerlisin sen bu ülken için! sen çalış, çabala ama elin insanları gelsin senden daha iyi şartlarda okusun, çalışsın neden çünkü 'zengin'.

    bakın bende duygusalım aileyi bırakıp gitmek dediğiniz gibi kolay değil. ama inanın bir fırsatım olursa ve hayatta kalabilirsem 5-6 sene sonra gitmek istiyorum. bu süre içerisinde ülke şartları değişirse kendi vatandaşı olduğum ülkede 'insan' değeri görürsem fikirlerim değişebilir, ama ben ülkemde bile kapitalist sistem uğruna 2. sınıf insan muamelesi görüyorsam kimse kusura bakmasın ama kalmam kardeşim ben sadece insan gibi yaşamak istiyorum.
  3. belki de bunlarla karşılaşmanıza vesile olacak eylem. bunlar
  4. gerçekleştirdiğim takdirde çekirdek ailem, yakın akrabalarım ve dostlarım dışında hiç bir şekilde bu ülkeyi özletmeyecek olan eylem.

    gitsem bile aklım onlarda kalacak. hadi belki bir iki kişiyi yanıma aldırdım, gerisi ne olacak? hayal bu ya, hadi tüm ailemi ve dostlarımı da aldırdım, peki benim durumumda olan ama benim kadar şanslı olmayan milyonlar? benim aklımda hep bunlar olacak. tecavüzcüsünü, ırkçısını, yobazını, şark kurnazını, mafyasını, katilini, hırsızını elbette özleyecek değilim.

    ama bir de az evvel yazdığım şeylerin olmadığı bir ülkede yaşadığınızı düşünsenize... sabah kalkmışsınız, kişisel dertleriniz dışında tasalanacak bir şey yok. tecavüz haberi varla yok arası. olunca da hukuk en güzel cevabı veriyor zaten. kimlik sorunu yok, kimse kimseye sormuyor sen kimlerdensin diye. sorsa bile merakından soruyor, o da çekinmeden söylüyor. sonra kol kola bira içmeye gidiyorlar falan. yani öyle şeyler.
  5. şu an imkanımız varsa kendi isteğimizle yapabileceğimiz ya da bir gün yadırgadığımız suriyeliler gibi mülteci olarak s.ke s.ke yapacağımız olay.
  6. öznel bir karar olduğu için kesin olarak doğru veya yanlış denemez. hayatta yapılan her seçimin olumlu ve olumsuz yanları vardır. eğer kişi olumlu yanların ağır bastığını ve olumsuz yanların daha çok katlanılabilir olduğunu düşünüyorsa gitmelidir.
  7. başlığın sonuna “istemek” kelimesini eklersek; en azından benim çevremde yeni bir şey değil. lise, üniversite çağlarımda bile geleceğini yurt dışında planlayanlar gördüm, profesyonel anlamda burada önünün tıkandığını görüp yurt dışında çalışmak için çabalayanlar da gördüm, bir anlık öfkeyle sinkaflı kelimelerle hayatına yurt dışında devam edeceğini söyleyenlerde gördüm.

    ilk 2 maddede ki insanların çoğu eğitimli, bilinçli olmaları ve ısrarla çabalamaları sayesinde bu dediklerini yaptılar. üçüncü maddedekilerin çok çok küçük bir kısmı bunu başardı.

    en başta “en azından benim çevremde” dedim ama bu benim çevremle sınırlı bir istek, bir durum değil. en azından 55-60 yıldır insanlar almanya’nın işçi alımlarında olduğu gibi başta maddi kaygılar ve görece daha düşük olarak siyasi nedenlerle türkiye’den yurt dışına gidiyorlar, yerleşiyorlar ve bir ayakları burada olsa da geleceklerini yurt dışında kuruyorlar.

    kendi adıma pek çok yaşıtımın kabul edeceği şartlarda gitme şansım birden fazla kere oldu. hamdolsun aç değilim açıkta değilim ve çok büyük maddi hedeflerim hiç olmadı ve başta ailevi nedenlerle bu seçenek üzerine hiç düşünmedim bile.

    sayıca çok az da olsa benim gibi bu imkanı olduğunda gitmeyen başka insanlarda gördüm, tanıdım. (hiç bu fırsat eline geçmemesine rağmen “gidebilirdim ama gitmedim'' diyenlerde gördüm.)

    bir kısmımızın konformizmle karışık olsa da bizim yani gitmeyenlerin temel motivasyonu aidiyet duygusu ve sorumluluktu sanırım bunu yapmamakta ki.

    yıllardır dinliyorum zaten yani gitmek isteyeni de anlamıyor değilim. türkiye pek çok açıdan zor hatta çok zor bir ülke. süreç içinde gelişse de ve çok muğlak ve geniş bir tanım olsa da türkiye temel meselelerde bile problemler yaşanabilecek hatta çözümsüzlüğe varan ölçekte problemler yaşanabilecek bir ülke.

    bu faktörle veya bu etmenden bağımsız insanın fıtratında doğal olarak daha iyisini aramak ve hatta maceracılık var. o yüzden gitmek isteyeni anlamakta tüm hayatım boyunca hiç zorlanmadım.
  8. yapmak istediğim ve araştırdığım eylem. lütfen bilen birileri varsa mesaj atıp yardım etsin.

    ben bu kadar bokluk içinde yaşamak istemiyorum arkadaşlar.
    sağımızda bomba patlıyor, solumuzda adam bıçaklıyorlar, haksızlık oydu buydu derken bunaldım lan.
    (bkz: cinnet getirmek)
  9. söylendiğinde şaka olarak algılanacağı günleri görmeyi umut ettiğim fiil.
  10. kalıp kaybedilenleri geri kazanmaya çalışmaktan daha kolaydır. ben zoru severim.