1. bebekliğim ya da çocukluğumdan bahsetmiyorum, bildiğin 20'li yaşlarımdan sonrası için konuşuyorum, en az 4-5 kere altıma sıçmışımdır, 2-3 kere de donu indirip çimenlere bokturmuşumdur.

    şimdi benim için asıl önemli kısım şu, yani yukarıdaki bok muhabbetini sırf asıl derdimi anlatabilmek için yazdım. itiraf, denilen şey yüz kızartıcı bir eylem, ya da bir suç, olumsuz bir özellik, ne bileyim ayıplanacak şeylerin, sahibi tarafından kendi isteğiyle açığa çıkartılması değil midir? sanırsam öyledir.

    e o zaman neden alelade anılar, hikayeler, enstantaneler, itiraf diye yazılıyor?

    ha, şunu da söyleyeyim bu yanlış kullanımdan dolayı girilen entry'lerle ilgili bariz bir rahatsızlığım yok. tabii ki de yok anasını satayım. isteyen istediğini yazıyor, no problem en başından beri. sadece anlayamadığım için soruyorum.

    yani ben şöyle şeyler bekliyorum bu başlığı okumaya karar verince:

    1 - 6 yaşımdayken, köyde dedemi eşekleri düdüklerken gördüm. ve kendisi hac'a gidip hacı oluştu. hac parasını da ailem karşıladı. ama ben bir şey söyleyemedim. hala rüyalarıma girer.

    2 - arkadaşımın 300 lirasını çaldım. kirayı ödeyemediği için evden çıktı. şimdi bende kalıyor.

    3 - önceki akşam sevişmek istemediğim için sevgilimin çayına mushil attım.

    4 - beni papazlar büyüttü.

    gibi, gibi... örnekler çoğaltılabilir.
  2. mavi küçük nokta^:pale blue dot^ goygoyundan, neil degrasse tyson'dan nefret ediyorum.
  3. yazmak istiyorum. yazamıyorum. kendimi makul hissettiğim hiçbir vakit yazı yazamadım. makul hisler ölçüsünde mi yaşasam, yoksa yazabilecek durumda mı diye sorup duruyorum kendime. kendimi makul hissetmiyorum. yazmak istiyorum.
  4. varlıkla yokluk zamanlarında çabalıyor, varlığa evriliyorum. sonra varlığın üzerine bir şeyler eklemek söz konusu olduğunda tekrar kovuğuma çekiliyor ve tembelliğin ılık mezarında hiçliğe gömülüyorum. benim içimde yitmek bilmeyen bir doğulu, bir köylü var. engel olamıyorum. yaşamak söz konusu ise sonsuza kadar varım. fakat iyi yaşamak söz konusu olduğunda ortalarda gözükmüyorum. neden böyle, bilmiyorum. her şeyi azami olarak yaşamak gibi bir huyum var. on yıl sonra kendimi sokaklarda yaşarken hayal ediyorum. ve bu beni çok korkutuyor.
  5. bazen içimden abd'de komedyen ya da aktör ya da ikisi birden olabilirdim diye geçiriyorum. komedi yazarı ya da talk show sunucusu da olur.