1. dünyada bu kadar çok katliam, trajedi, acı , bilmem ne varken, dertliyim diye tribe girmek bana utanç verici geliyor-du.

    ama düşününce kime göre ve neye göre ? kişinin yaşadığı şeyin onda kopardığı fırtınaları nereden bileceğiz ki ? titizlikle, üstüne titrenek büyütülmüş çocukların kolayca hasta olabilmesi gibi bizim de duyarlılıklarımızı yaşadığımız standartlar belirliyor.

    karnını doyurmanın peşinde olan bir insan için sosyal problemler ne derece önemlidir bilmem ama, karnı tok insanlar için hayat memat meselesine dönüşebiliyor ya da bir savaşta olmasa da hepimiz ölümü bir şekilde görüyoruz, iyi bir yaşam standartımız olsa bile daha iyisini görünce gözümüz onda kalabiliyor, kıskançlığı bu boyutta tadıyoruz, haksızlığı çok büyük bir davada değilse de en basitinden okul hayatında görebiliyoruz...

    o yüzden kimsenin acısını küçümsemiyorum, çabasını küçümsüyorum. oturduğu yerden mız mız mızmızlanan insan beynini anlayamıyorum, böyle bir içimi daraltıyor. ergen değil, kan emici sülük gibi yaşam enerjimi emiyorlar.

    edit: ilgi beklemek kötü değildir ki . o gün güzel olduğunu duymaya ihtiyacı olan birini mutlu etmek bizi eksiltmez diye düşünüyorum. bu bir huy haline geldiyse kötü ama hangimiz arada istemiyoruz ki gönlümüzün hoş edilmesini ?

mesaj gönder