1. mutlu olmaya çalışmayınca, mutluluk ihtimalleri üzerinde kafa yormayınca olmayan şey aslında. çünkü mutlu olmamak, mutsuz olmak demek değil. hayata mutlu olmak üzere gelmişiz yanılgısı, sürekli ne olduğunu bile bilemediği bir şeyin peşinde koşan ve bir sebepten erişemeyince her şeyi bok eden başarısızlar gibi hissettiren takatsiz insan yığınları yaratmaktan başka bir şeye yaramıyor.

    hepimizi çok mutsuz edecek bir şey diyeceğim; mutlu olmak zorunda değiliz. yalnızca an'ları kollayarak da yaşanmaz elbette. fakat bir an işte; kalbini çarptıran insanı ilk gördüğün, onunla ilk konuştuğun an, seni stresten strese koşturan bir işi / ödevi adam gibi bitirdiğin ilk an, sabah kahvaltısını mercimek çorbasıyla yaptığın an, masmavi tuzlu suya ilk battığın ve ıslak sırtında, saçlarında ( kel de olabilirsiniz, bu durumda kafanızı kast ediyorum ) güneşi hissettiğin ilk an, en son ne zaman dinlediğini unuttuğun musti'nin "jest oldum" unu dans etmeye çok müsait olduğun bir anda radyoda duyduğun, üstelik başına yetiştiğin an mutluluk değil de nedir? bu anları sonsuza kadar sürsün diye üstüne su ekler misali seyreltip durup endişe ettikçe esas mutsuz oluyoruz. çünkü beklenti ve en büyük komplikasyonu olan hayal kırıklığı, mutsuzluğun ham maddeleridir canım youser'lar.

    mutluluk ne kadar sürebilecekse o kadar sürsün. bırakmak, ardını da mutsuz değil, mutlu olmadan geçirmek lazım. çünkü mutluluk kara vicdanlı sevgili gibi inanın; aklından çıkmadığı zamanlarda kim bilir hangi kucakta sürtüyordur da seni sormak aklına bile gelmez. ta ki sen de varlığını unutur, hayatına dönersin, bir bakarsın gece whatsapp'ten "uydn mu, hmm şey sni rüymda gördm, ii msn mrak ettm.s.s" diye mesaj yollamış zabaan 5 'inde. ez cümle; eski sevgiliye dönmeyin fekat mutluluğu da beklemeyin. kendisi bordo bereli, o gelip sizi ziyaret ediyor zaman zaman.

    geç ejaküle olmuş tanım: "mutluluk olmayan" olmayandır.

    edit: bu entry'm de zülfiyarelenmiş / yine gönlüm hoş değil / her yanı eksilenmiş / yine gönlüm hoş değil...

mesaj gönder