bugün evdeyim, geç kalktım. akşamdan kalma pırasalı pilavımı yedim. "korkunç, iğrenç!" dediğinizi duyar gibiyim. kahvaltı etmeye bayılıyorum aslında. ama akşamdan kalma şahane lezzetleri tüketmeyi de seviyorum, hem böylesi çok daha kolay :))
genelde hafta sonları erken kalkmak zorunda olmadığım zamanlarda takıldığım televizyon seyretme eylemini de gerçekleştirdim bu sabah.
hemen hiç televizyon izlemiyorum. yazdığım gibi hafta sonları sabahları ve hep aynı kanal: tlc.
bu kanalda eski evleri yenileyenler, sıfırdan ev yapanlar ya da evlerinin şu andaki halinden memnun olmayanlar, yenilenmesini isteyenler, parası olup da, dünyanın en güzel yerlerinde ev arayanlar.......... oooooo, buna benzer onlarca program var.

bu tür programlarda, genelde bir çift oluyor ve bunlar da genelde bir karı koca oluyor. evleri neredeyse baştan yaratıyorlar. ya da bir emlakçı ve bir tasarımcı ortak çalışıp, yarışma tarzındaki işlerini 'evlerinden memnun olmayanlara, başka bir eve mi taşınalım yoksa ev istediğimiz gibi olursa burada mı kalalım' insanlarına beğendirmeye çalışıyorlar.

nasıl dinlendirici ve gündemden uzaklaştırıcı anlatamam.

bu tür programların dünya genelinde çok tuttuğunu düşünüyorum. çevremde kime söz ettiysem herkes kanaldan ve bu programlardan haberdar çünkü.

bu konuya yeniden döneceğim ama başlığı reklam olarak açtım, demek ki, derdim başka.
televizyon izlemeyen biri olarak uzun süredir reklamlardan da bihaberdim.
türkiye'de ne üretiliyor ya da satılıyor, gerçekten hiç mi hiç bilmiyordum. bu tür programları izlemenin bir sonucu da bunlar hakkında bir fikir edinebilmeniz.

aslında reklamlarla da zerre ilgilenmiyorum. evet, a101'in son reklamlarını izledim, istikbal mobilyanın modelleri hakkında bir fikir oluşturdum ama şu aralar tüketim hiç mi hiç ilgimi çekmiyor. aslında ihtiyacım olmayan hiçbir şeyi almıyorum yıllardır, iki şey dışında; mutfak eşyaları ve kırtasiye. bu ikisi konusunda biraz zayıfım.

her neyse, reklamlardan biri, daha doğrusu reklamda kullanılan müzik dikkatimi çekti. aslında tanıdık ama o kadar farklı şeyler dinliyorum ki, belli bir 'janr'ım olduğu söylenemez. işte bu kulağa tanıdık gelen müzik sabahtan beri 'loop'a düşürdü beni, kaç defa dinlediğimi saymadım, o kadar.

daha önce de böyle olmuştu; şu anda adını bile hatırlayamadığım bir araba reklamında 'mad world'ü duymuştum ve aynı 'loop'a düşmüştüm.

hadi hangi reklamın müziği olduğunu da yazayım, hiç olmazsa onlara da bir kıyağım olsun.
oral b diş fırçası -valla elektrikli mi, pilli mi, ona bile dikkat etmedim- ama sanırım bu modeli piyasaya yeni sokuyorlar ve seçtikleri müzik izleyenleri tam on ikiden vuruyor.
siz de dinleyin, bakalım benim düştüğüm çukura siz de düşecek misiniz?
(bu kadar işin arasında bana bu yazıyı yazdırdıysa bence sizin için de dinlemeye değer, ne dersiniz? :)
Watch Me Now