1. konu hakkında bir şey söylemek bile istemiyorum. gerçektir değildir hiç fark etmiyor, en iyisinin siklememek olduğunu fark ettim de...

    bir müslüman olarak hoca, şeyh veya din alimi denilen hiç kimseyi sevmiyorum. celaleddin rumi'yi falan da sevmiyorum. sevmek zorunda da değilim ama mesele bu değil. şimdi benim gibi iki gözü iki kulağı olan ve inandığım kitapta bir ayrıcalığının olduğu söylenmeyen insanların dedikleriyle neden iş yapayım ki? bir de üstüne mantıklı gelmiyorsa... burada "iş" dediğim şey dinimle alakalı şeyler.

    daha da kötüsü bunların ağzından çıkmış şeyler neden islam'ın kurallarıymış gibi kaynak gösterilerek birileri tarafından kullanılıyor. hadi tamam anladık kuran'ı yorumluyor veya tefsir ediyor. adı üstünde işte "yorum", bir güvenilirliği yok. en azından bana göre.

    hadi tüm bunlar yapılıyor, bari bunları yapmayan müslümanlara müslüman değilmiş gibi davranılmasın. bir yerde mevlana'yı sevmediğimi söylerken müslüman olduğumu da belirtmek zorunda kalıyorum. hele bir de karşımdakiler biraz beyinsizse demedikleri kalmıyor. ben de uzaklaşıyorum tabi sonra. hatta en başlarda rumi'nin kitabında okuduğum birkaç yeri kaydeder, onunla ilgili ayetleri de bulup gösterirdim konuşmak istediğim insanlara. kuran'da böyle mesnevi'de böyle, derdim. buna rağmen, rumi'ye laf etmeyi dinden çıkmak olarak gören insanlar oldu. sonra ben de bu konuda biraz daha asabiyet kazandım tabi. her neyse...

    şimdi "ne alaka?" diyebilirsiniz. bilmiyorum içimi döktüm sadece. ama benim kitabımda baba-kız ilişkisi helaldir diye bir şey yazmıyor.

    edit: son cümlede söylediğim "benim kitabım" tabiki kuran anlamında. benim kendi kitabımda da yok böyle bir şey ama orada kuran'ı kastetmiştim. yani demek istiyorum ki filanca hocanın dedikleri beni ilgilendirmiyor. ben kitabıma bakarım. haberdeki fetvaya göre de kurandan bir şeye dayanılarak cevap verilmemiş. "bu böyle demiş, bu böyle demiş." denmiş. işte beni onlar ilgilendirmiyor.

mesaj gönder