1. hakan günday yazmalı beni. çünkü bir şeylere-her şeylere duyduğum nefreti en iyi o anlar en iyi o anlatır gibi geliyor. içimde biriktirdiğim fakat ağzımdan dökemediğim şeyleri şıp diye anlar pıt diye yazar.nasıl boğulduğumu anlardı. nereye kaçarsam kaçayım her türlü aynı yere çıkacağımı zaman zaman kendimi itiraf edebiliyorum, boşuna debelenme lord diyorum yani. ama bu zamanlar çok seyrek oluyo. genelde önce kendimi sonra herkesi kandırıyorum. tabi insanların birbirlerini kandırdıklarını da görüyorum. midem bulanıyor. içinde bulunduğum hali, kendinden utanıp aynı zamanda kendini sevme halini, herkesten iğrenip onlardan ayrılmama halini, her akşam "inşallah yarın uyandığımda ölmüş olurum" diyebilme halini en iyi hakan günday anlatır. gerçekten inandığım hiçbir şey olmadığını, inançlarımı bile birilerini kırmamak ya da üzmemek adına yaşarmış gibi yapmamı en iyi o anlar en iyi o anlatırdı. he bir de ölmeyi bu kadar fazla isteyip de neden ölemediğimi bulurdu hakan günday. neden yapamadığımı bulurdu. ya da bir gün yapabilirsem ne kadar haklı olduğumu en iyi o anlatırdı kalanlara...

mesaj gönder