• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (6.00)
kalabalıkta yüzler - valeria luiselli
çağdaş latin amerika edebiyatının özgün sesi valeria luiselli'den göz kamaştırıcı bir roman: kalabalıkta yüzler. luiselli, ödüllü romanı kalabalıkta yüzler'de kurmaca eylemini masaya yatırıyor ve bir yazar hakkında roman yazarken yaşamaya ve yaşamıyla hesaplaşmaya çalışan bir kadının izini sürüyor. öyle bir roman ki bu, meksiko'nun arka sokaklarından harlem'deki barlara, kitaplarla sabahlanan gecelerden metronun karanlık tünellerine, geçmişten bugüne uzanarak romancının masa başındaki yalnızlığını edebiyatın coşkun kalabalıklarıyla dolduruyor. şairler kadehlerini kaldırıp hayaller kuruyor ve sayfalarda kendine yer açmaya çalışan anlatıcının hikâyesi, anlatılan hikâyeye karışıyor. kurmaca ile düzmeceyi, mizah ile hüznü, yazın ile gerçeği birbirinden ayıran sınırları incelikli bir biçimde bulandıran kalabalıkta yüzler, okuru yazara, yazarı şaire, şairi ölümsüz bir roman kahramanına dönüştürüyor.

kalabalıkta yüzler, yaratıcılığın büyüsüne inananlar ve kitaplardan başka sığınacak yer bulamayanlar için bir hazine niteliğinde.
"sessiz bir roman, çocuklar uyanmasın diye."
(tanıtım bülteninden)


  1. latin amerika edebiyatından, sıra dışı kurguya sahip bir roman. valeria luiselli'nin bu eseri bol ödüllü.

    iki farklı zamanda aynı anda anlatılarak ilerliyor roman bir süre. bir roman üzerinde çalışan yazarın bugününü anlattığı kısımlar içini döktüğü bir günlük gibi ilerliyor. bir yandan da yazarın geçmiş yıllarına ait başka bir zamandayız. sonra işler biraz karışıyor. bugünün kurgusunda da değişiklikler olmaya başlıyor. hangisi kurgu, hangisi gerçek , kim kimin romanının kahramanı, kim kimin yazarı soruları baş gösteriyor. keyif veren hoş bir karmaşa var.

    kitap aslında 2 bölümden oluşuyor gibi. 2. bölümde işler daha da karışıyor, aynı anda artık 2 değil 3 hatta 4 farklı zamanı takip etmemiz gerekiyor. yazarın romanındaki karakterler de sahneye çıkıyor. göndermeler, metaforlar işin suyu çıkıyor bir yerden sonra. ilk bölümde keyif veren karmaşa, bu sefer çileye dönüşüyor sanki.

    durum böyleyken kitaba ne bayıldım diyebiliyorum, ne de sevmedim. kurgusu gibi uyandırdığı his de karmaşık oluyor. okumaya değer.