1. (vakti zamanında yazılmış taslaklardan)

    kabul 0: allah vardır.

    kabul 1: sonsuzluk ve allah kavramları insanın düşünerek kavrayamacağı aşkınlık alanlarıdır.

    kabul 2: ölüm kavramı insanın düşünerek kavrayamacağı bir aşkınlık alanıdır.

    kabul 3: ezici çoğunluğuyla insanlar ölümden ve acıdan korkarlar.

    kabul 4: insanlık tarihi boyunca gözlemliyoruz ki bazı insanların sosyal ve/veya zihinsel yetenekleri insan türünün genel ortalamasının çok üzerinde olabilmektedir. bu insanların toplumsal organizasyon becerileri, analitik düşünme kabiliyetleri, hafızaları ve yaratıcılıkları ile ortaya koydukları ürünler biz sıradan insanların imkansız, mucizevi gibi sıfatlarla tanımlayacağı şekilde üstün olabilmektedir. bu üstünlük, sıradan insan aklının kavrayamadığı sonsuzluk kavramına benzer aşkınlıktadır.

    birinci önerme: ölüm kavramına cevap iddiası taşıyan sonsuzluk ve allah kavramları hakkında insanların rasyonel akıl yürütme yapması zordur çünkü bunlar aşkın kavramlardır ve bununla birlikte ölüm korkusu insan bilincinin duygusal alanıyla ilgilidir.

    ikinci önerme : kabul 0 gereği allah'ın varlığını kabul ediyoruz ancak insanlarla herhangi bir yolla iletişim kurmadığı bir paralel dünya tasavvur edersek, bu tasavvurda toplum içinde yalancı peygamberlerin ortaya çıkması oldukça yüksek bir olasılıktır.

    üçüncü önerme: ortaya çıkan yalancı peygamberlerden bazıları, kabul 4 gereği, diğer insanların kavrayamayacağı şekilde çok üstün niteliklere sahip olabilir.

    dördüncü önerme: kabul 0 gereği allah'ın varlığını kabul ediyoruz; ve islam'ın anlatısından biliyoruz ki, adem peygamber ile yeryüzüne doğru bir şekilde inen allah bilgisi, zaman geçtikçe bozulma eğilimi göstermiştir. islam anlatısından biliyoruz ki allah yeni peygamberler aracılığıyla insanlığı sürekli doğru yola sokma çabasında olmuştur ancak muhammed peygambere kadar allah'ın mesajı doğru olarak korunup aktarılamamıştır.

    beşinci önerme: dolayısıyla insanlık bir düşünce olarak allah bilgisini kendi başına keşfedememiştir. bu bilgi bizzat allah tarafından insanlara defalarca ilan edilmiştir. yani allah bilgisi insanlara dışarıdan aşılanması gereken bir düşüncedir.

    son çıkarım: islam dininin allah tarafından gönderildiği ve gönderilmediği paralel dünyalar eşit derecede olasıdır.
  2. zaten hep vardı.
  3. evrenin yaradılışının nasıl olduğunu öğrendiğimizde cevabı bulunacak olgu...
    allah mı evreni yarattı yoksa insan mı?
  4. felsefeye göre tanrı olarak kabul edilen şey yaratılmamıştır. ebedi ve ezelidir. bu soruyu sormak bile saçma. allâh olarak kabul ettiğin şeyin mükemmel olmadığını sorgularsan onun allah olduğunu inkar edersin ve sorduğun soru ile çelişirsin.
  5. ben yarattım, sen yarattın, onlar yarattı daha doğrusu insanlar yarattı.
  6. bir afrika ülkesinin ilk başbakanı veya başkanı hangi ülke olduğunu hatırlamıyorum şöyle bir şey söylemiş ; ''haçlılar buraya ilk geldiklerinde bizim elimizde topraklarımız onların ellerinde ise incil vardı.bize gözlerimizi kapatıp tanrıya dua etmemizi söylediler, bizde gözlerimizi kapatıp tanrıya dua ettik, daha sonra gözlerimizi açtığımızda bizim elimizde incil onların ellerinde ise bizim topraklarımız vardı.''tanrı vardır veya yoktur onu bilebilecek veya yorum yapabilecek kapasitede değilim ya da yetkinliğe sahip değilim diyelim ama şundan eminim ki eğer tanrı varsa, ölümden sonra insanlar dirilecek ise ve gerçekten tanrı kendisini insanlara bu denli kullandırtıyor sa ahirette iki elim tanrının yakasında olacak ve tabi zararının dokunduğu her yoksulun da, aç insanında ve kendileri yaşamları boyunca tanrıyı kullanan başkalarının tarafından kendi çıkarları uğruna kullanılan her mazlumunda ...
  7. insan
    mutlu
  8. bence tanrı zamandan bağımsız bir şekilde kendisini yaratıp yok eden bir olgu. yani ne var ne yok. niye mi? çünkü ben olsam öyle yapardım.^:swh^
  9. "en azından bir şey kaybetmezsin inanırsan" düşüncesi ne sığ bir düşüncedir.
    hayatınızı bir "yalanın" üzerine kurunca gerçekten hiçbir şey kaybetmiyorsunuz.

    not:arayıp arayıp bulamamak spor