1. nevroz başlığı altındaki anksiyete bozukluklarının bir türüdür.

    bu hastalığa sahip kişilerin kafasında bir şeyi yapmasını söyleyen sürekli tekrar eden düşünceler vardır ki buna obsesyon denir ve kişi bu düşünceler ne kadar saçma olursa olsun kendini bunları uygulamak zorunda hisseder ki bu da kompülsiyondur.

    genelde dominant kişilikli anne babayla büyümüş ve baskılanmış, erken çocukluk döneminde (genelde anal dönem) travmatik olaylar yaşamış kişilerde bir stres yaşantısı ardından ortaya çıkar.

    arkasında gerçek olmayabilen belki de hayali suçluluk hissi barındırır. kişi bu suçtan cezalandırılacağını düşünerek bunu engellemek için kompülsiyonlara başvurur.

    çoğu davranışının altında yatan temel sebep belirsizlikten kaçma, güvende hissetme ihtiyacıdır. beklenmeyen bir durumla karşılaşmaktan kaçınmak için kişi her şeyi kontrol altında tutmaya çabalar. çünkü belirsizlik bir tehdittir.

    terkedilme korkusu had safhadadır.

    o ayağından çorabını hiç çıkarmıyorsa çocukluğunda anne ya da babası onu ayağında çorabı yokken terk etmişlik hissi vermiş olabilir. bir daha bunu yaşamamak için hiç çıkarmıyordur.

    ya da ellerini yıkayıp duruyorsa uğradığı tacizden arınmaya çalışıyor olabilir.

    işin kötü yanı bu takıntılara her geçen gün yenisi eklenir çığ gibi çoğalır.

    neyse ki tedavi edilebilir bir rahatsızlıktır.
  2. insanları tekrarlanan düşünce ve davranışlar döngüsüne hapsederek kısıtlayan, anksiyete türü bir rahatsızlıktır. psikolojik problemdir. kısaca bir insana, bir düşünceye; herhangi bir şeye takıntılı olma durumudur. birçok insanda vardır fakat farkında değillerdir. bu takıntılarımız, bir psikolog yardımıyla ya da yapabiliyorsak kendi kendimize kurtulmazsak zamanla saplantılara dönüşeceklerdir. bu raddeden sonrası gerçekten çok tehlikelidir. televizyonda, gazetede, internette gördüğümüz sevgilisini bıçakladı, öğretmenini dövdü gibi haberlerdeki faillerin çoğunda ilerlemiş düzeyde okb vardır.

    psikolojik rahatsızlığımızın olması veya psikolojik yardım almak ayıp değildir efenim. utanmayınız.

    kişisel bir not da düşmek istiyorum; seni kolayca unutan ama senin naparsan yap unutamadığın o kişiyi hala unutamama sebebin de belki budur. hiç artık onu sevmediğini ama sürekli niye onu düşündüğünü sorguladın mı? kendinize itiraf etmekten korkmayın.

    (bkz: okb)
    (bkz: takıntı hastalığı)
  3. takıntı ve takıntı olan hareketi yapmamak için "zorlama" hastalığıdır.
    basit bir örnekle;
    tırnak yemek bir nevi obsesyondur. yememek için kendi ellerine vurmak-ellerini duvara vurmak da bir zorlamadır.

    daha ciddi bir örnekle;
    üst geçitten atlayarak intihar etmek bir intihar obsesyonudur. ve hasta kendini buna mecbur hisseder. (üst geçit gördüğünde aniden gelen koşup atlamak isteği)
    bunu engellemek için üst geçit kullanmama, yolunu değiştirme- uzatma ise bir çeşit zorlamadır.

    ciddiyim.
  4. bir arkadaşımda ve başka bir arkadaşımın hanımında, ileri derecede vardı bu hastalıktan.

    ayinlerinin bir tanesinde, oturma odasındaki halının dört köşesine uygun sıra ile dokunup, perdeyi çektikten sonra, banyodaki aynaya gözlerini kırpmadan 60 sn. bakmadan evden çıkamıyordu. eğer bu sıralamada bir hata yaparsa ayin başa sarıyordu ve evden dışarı çıkması saatler sürebiliyordu.

    başka bir ayini de şu şekilde anlatmıştı; " ne kadar sabunlarsam sabunlayayım tuvaletten sonra ellerimin temizlendiğine inanmıyordum, 1 kalıp sabun bitirmem gerekiyordu en az. o da ellerimi çok tahriş ediyordu. sonra 1 ayda 15-20 kilo verdim. ellerimi yıkamamak için tuvalete gitmiyor ve tuvalete gitmemek için yemek yemiyordum."

    çok zor bir hastalıktır. ama kontrol altına alınabiliyor ve hatta tedavi olunabiliyor.

    ankara'da özel bir psikiyatri enstitüsünde 2 haftalık bir tedavinin ardından tanıdığım kişiler sağlığına kavuşmuştu.
  5. obsesyonun ve kompulsiyonun ayırdına varmak önemli bir nokta.
    obsesyonlar; istemsiz olarak akla giren, durdurulamayan, günlük işlevselliği bozacak derecede güçlü tekrarlayıcı düşünce ve imgelerdir.
    kompulsiyonlar ise kaygı duyulan felaket düşüncelerini engellemek amacıyla yapma zorunluluğu hissedilen amacından bağımsız tekrarlayıcı törensel davranışlardır. kompulsiyonların eşlik etmediği durumlar neredeyse hiç yoktur. eğer bir hasta tedavi edilememişse nedeni büyük olasılıkla kompulsiyonun ortaya çıkartılmamış olmasıdır.
    okb tedavisi en zor psikolojik bozukluklardandır. bilişsel olarak tedaviye başlayamazsınız çünkü bu düşünceler kabul edilemezdir ve hasta düşünceleri incelemenize izin vermez. bu nedenle tedaviye kompulsiyonlari ortadan kaldırarak başlanır. burda sistematik duyarsızlaşma tekniği kullanılır. kompulsiyonların ortaya çıkmaması hastayı rahatlatır. bunu kontrol edebiliyorum düşüncesi işlevsel olur. bunları kontrol ettiği sürede de terapist ile olumsuz düşünceleri sorgulamaya başlaması hızlanabilir ancak çok uzun sürer, meşakkatlidir. bu nedenle okb tedavisi çoğu zaman yarıda bırakılır.
  6. az önce fark ettim, başak burcu olmamdan mütevellit sahip olduğumu düşündüğüm hastalık.

    bir takım ayinlerden bahsediliyor. evden çıkmadan önce, dışarıda, okulda yapılan düzenli eylemler.

    gelelim bana. ben şaplak atıyorum. evet. evden çıkmadan önce popomu 2 defa şaplaklamadan çıkamıyorum evden. önce bana göre sağ arka cebimi "acaba cüzdan orda mı?" gerekçesi ile 1 defa. sonra "anahtarı unuttum mu?" diyerekten sol arka cebimi şaplaklıyorum.
    ardından telefonu kontrol etmek için sağ ön cebimi, en son olarak da "lan yoksa almamam gereken bir şey mi koydum sol ön cebime? akşama kadar boşa taşımayalım" diyerekten son bir şaplakla sol ön cebimin boş oluşlulukluğunu kontrol ediyorum.

    şaplaksız bir günüm olsun diye evden çıkamıyorum. çok üzüyor bu durum beni sözlük çok. ölecek miyim?
  7. (bkz: obsessive compulsive disorder)

    eşyaların birazcık düzenli olmasını isteyen ya da instagram'ı her 5 saniyede bir kontrol etmeden duramadığını söyleyen^:obnoxious cunt disorder^^::)^ pek çok kişinin kendi kendine yanlış teşhis koyduğu psikolojik bir hastalıktır. bu hastalığın günlük kullanımda bu kadar yaygınlaşması da gerçek ciddiyetinin bilinç dışı da olsa küçümsenmesine sebep oluyor. bunun başka ve belki de daha tehlikeli bir örneğini de depresyon'da görüyoruz.

    (bkz: omg i'm so ocd)
  8. hastalığın ismini çok basitçe açıklamak gerekirse:

    obsesiflik: bir şeyi kafaya çok fazla takmak.
    örnek: cüzdanımı yere mi düşürdüm acaba diye 2 saniyede bir düşünmek.

    kompülsiflik: obsesyonları tatmin edeceği düşünülen eylemleri tekrarlı biçimde yapmak.
    örnek: cüzdanımı yere mi düşürdüm diye düşünmenin ardından cepleri yoklamak.
  9. -kaçta geliyirsun ?
    *3 gibi çıksam 1 saat otobüs sürse
    -geliyursun*
    *bi de yemek yerim oralarda
    -geliyprsun*
    *4 buçuk gibi diyelim senin ne kadar sürer?
    -gekiyorsin*
    * tamam orayı geçelim anladık ahaha
    -geliyorsin*
    * hadi sen takıl burda görüşürüz.
    -gorusu4uz
    -gorysuruz*
    -..
    abi
  10. bu hastalığı görünce aklıma hep temizlik hastaları gelir. sanırım bunun nedeni trt belgeseldeki temizlik hastaları programı. denk geldikçe izlerim. insanlara yardım eden temizlik hastalarını gösteriyor programda. program ingiltere de çekiliyor. neyse fazla konudan sapmadan asıl yazma sebebime gelelim.

    asıl yazma sebebim dün haberlerde gördüğüm bir obsesif kompulsif bozukluk hastası kadının ölümü. kadın halk arasında kezzap olarakta bilinen tuzruhu ile çamaşırsuyunu karıştırmış ve çıkan klor gazını solduğu için ölmüş.

    öncelikle çamaşırsuyunu bilmeyenler için söyleyeyim kendisi klordan oluşuyor ve domestos diye bilinen temizlik maddesinin su ile seyreltilmiş hali. tuzruhu ise genelde sonu boşanmakla biten evliliklerde adam olamamış erkeklerin eski eşinin suratına attığı madde olarak bilinir. çok aşırı yakıcıdır. geçtim narin insan bedenini, döktüğünüz yerdeki taşları mermerleri bile delebilir. bu iki madde zaten tek başlarına zararlı iken karıştırıldığında 2 kat daha zararlı ve zehirli oluyor.

    sözlük ortamı genelde genç kişilerden oluştuğu için pek bilinmez diye tekrar ve tekrar söylüyorum, asla ve asla 2 tane kimyasal maddeyi birbirine karıştırmayın. aldığınız ürün kilo hesabı satılıyorsa satın aldığınız yere sorun karıştırırsam herhangi bir sorun olur mu diye. bir bilgisi yoksa veya emin değilse karıştırmayın.