1. 4 senedir hayal edip, geçen ekim ayında gerçekleştirebildiğim eylem. geldiğimden beri her gün şükür ediyorum iyiki buradayım diye. hayatımda aldığım en mantıklı karardı.

    ileride kuracağım ailemle güvende olacağımı bildiğim, politikacılarının beni sadece kadın olduğum için aciz bir et parçası olarak görmediği, hayat standardımı yükselteceğim bir yerde yaşamaya gittim.

    aslında sadece insanca yaşamak için gittim. umarım isteyen herkes bunu başarabilir.
    maalesef doğduğumuz yeri biz seçmiyoruz ama belki yaşayacağımız yeri seçebiliriz.
  2. bu ülkenin kolay kazanılmaması üzerine kolay kaybedilmeyecek oluşundan, kandan ve savaştan bahsedenlerin kendini gösterdiği başlık.

    kimse yüce ata'dan bi ders alamadı mı gerçekten? fikirleri görmek vs. hani.. yurtta sulh, cihanda sulh? ı-ıh.. peki..

    yine yardıracağım alışkanlık etti bende.. biz, durup dururken bir şey yapmıyoruz, hiçbir koşulda peşkeş çekmiyoruz, korkakça terk edip gitmiyoruz, hiç bir mücadeleden kaçmıyoruz.. ama artık yetti, sıkıldık savaştan..... gidiyoruz, hepsi bu..

    şu milliyetçiliği yeni tatmış, bir ileri iki geri konuşan arkadaşlar, her şeyden önce bu vatanı sadece onlar seviyormuş gibi davranmaktan vazgeçsinler, rica edeceğim.

    sen neye göre karar verebiliyorsun? e ben de aynı şeye göre verebiliyorum işte.. burası benim de ülkem, sıkma canını..

    2002-2003 senelerini hatırlar mısın vatanperver kardeş? bu ülkede o kadar şey yolunda ki o ara şaşırırsın.. bir sene evvelinde büyük bir ekonomik kriz yaşanmasına rağmen, keyifler yerinde.. neden mi? bu ülkede şehit sayısı 0'a indi 0'a o yıl.. bunun ne olduğunu biliyo musun? illa ki bilirsin..
    ya da bak, tecavüz, hırsızlık, ihaleye fesat, yüz kızartıcı suçlar son 20 yılın en düşük istatistiğini gösteriyordu o ara.. ne demek bu? mis mis..
    illuminati yahut neyse ne, eurovision'da 1. olunmuş, o insanları manyaklaştıran futbolda da 3. olunmuş, turizm canlanmaya başlamış, maddi durum iyiye gitmeye başlamış, ekonomi canlı, insanlar o yaz evlerinden hiçbir rahatsızlık duymadan çıkıp gezmelere-pikniklere gidiyor, geleceğe aydınlık gözle bakabilen bir halk var dışarıda filan.. niye kardeşim.. n'oldu sonra gerçekten?

    ben kendi adıma konuşayım bak.. 2006'da, mersin'de, üç yıldır gergin sinirlerle, birisi çıkıp ne yaptı hatırlar mısın? buraya kadar bile okumadan eksilemişindir gerçi.. neyse okuyanı vardır illa ki.. biri çıktı, sitemkar.. çiftçiymiş.. mustafa kemal öncel.. tanır mısın?

    al hatırla

    bu adam ilk değildi.. milyon oldu ama son olmadı da zaten.. bu ülkede kim aşk olsun dediyse, yerde tekmelediler.. bir tarafta karanlıkta beslenip azdırılan köpekler zorla tutuldu evlerde, bi tarafta biat etmeyenin anasını bacısını ağızlarından düşürmediler.. kimse sallamadı.. ben 10 yıl kıçımı yırttım. sen yırttın mı? ben lisede bile haftada bir vukuatlık oldum bunlar yüzünden, hangi medeni ülkede bir çocuk kendine bunu iş bilir? bir çocuk sağlıklı büyürse yahut bir toplum, böyle mi olur? valla ben çok yırtındım kardeş, kimsenin hiçbir şeyi görmeye niyeti yok.. rakamlar ortada, konuşmalar ortada, adam orta yere açıp sıçsa biz görmedik ki diyecek olanlar da ortada besbelli. biz kaçıyormuşuz he mi? yalnızca aziz nesin değil binlerce aklı başında insan gelip geçerken aynı şeyi dedi bu ülkede.. bu ülkenin insanlarının yüzde doksanı aptaldır, anladın mı beni?!

    zamanında daha mı kötüydü, hı? dedelerimiz mi öldü? aynı edebiyat mı? valla kusura bakma da benim de dedelerim öldü biliyo musun? aynı savaşta!! o zaman da insanların adilik ve cehalet oranı fazlaydı... ben de ne mutlu türküm diyene diyerek haykırdım marşlarda! sen kendini nimetten sayıyosun bence.. haa bu arada, kurtuluşçu çocuk.. o çok severek küfrettiğiniz atatürk gibi bi komutan olmayaydı zaten hiçbir şekilde böyle anacağın ataların da olmazdı senin..

    nereye mi varıyorum.. bak, çok özür dilerim senden vatanperver kardeş, tüm kalbimle hem de.. lakin ne yazık ki ben yanımda patlayan bi bombayla ölmek istemiyorum.. eğitimim, hayallerim, emeklerim, bu dünyaya dair kendime göre inançlarım, ailem, sevdiklerim, umutlarım, çok daha fazlası var. kimin kimi kışkırttığı belli olmayan bir savaşta vurulacağıma, bombalarla patlayacağıma, 100 yıl öncesinde insanlar ölürken bizim torunlarımız yaşasın demesine rağmen hala akıllanmayarak bizim torunlarımız yaşar biz savaşıp ölelim tavrına bürünen gerizekalılarla aynı cepheye gideceğime, ben yapabildiğim en kısa sürede, ailemi, sevdiğimi, işimi, kendimi, iki tane de bavulumu alıp gidiyorum bu ülkeden.. 15 yıldır değil 90 yıldır ders almayan da sarımsak kadar beynini kullanıp bişeyleri görmeyen de karış karış monte edebilir bu vatanı kendine.. biz vatanı sizden daha çok sevdiğimiz, fikirleri sizden daha iyi gördüğümüz için gidiyoruz..

    her şeyi bilen sensin.. en fazla da arkadan ananı da al git diye bağırırsın, hödük.
  3. bir gün mutlaka gerçekleştireceğim eylem.
    gideceğim günü hayal ederken bile heyecanlanıyorum.
    bu toprakların insanının içinde saf halde kötülük mevcut. iyileştirmeye çalışmak havanda su dövmekten farksız.
  4. nereye gideceğemizin bizi kim alacağının belli olmadığı eylem.
    vagus
  5. ülkemi çok seven bir insan olarak, uzun zamandır düşündüğüm eylemdir. insanım ben de dayanamıyorum olmuyor. kalsam olmuyor, gitsem gönül razı değil durumu tam olarak. korkuyla, gelecek kaygısıyla yaşamak istemiyorum savaşmak istemiyorum, öldürmek veya öldürülmek istemiyorum, insan gibi yaşamak istiyorum, insan gibi ölmek istiyorum...
  6. dunyanin belki de en guvenli sehri olan dubaiye 3 sene once yerleserek gerceklestirdigim olay. ulke o kadar guvenli ve insanlar o kadar medeni ve iyi niyetli ki, ilk basta cok yadirgadiginiz seylere sonradan alisinca, turkiye'de yasayan bir birey olarak ne kadar yabani ve cahil insan topluluklariyla koreldiginizi bir kez daha farkediyorsunuz, ben onu farkettim.
    bu taraflarda yeni bir hayat kurmak isteyen olursa, elimden geldigince yardimci olmak isterim, lakin turkiye denilen yer bildigin irak'in bir kademe ustu seviyesine kadar geriledi cunku.
  7. üç kuruşluk adamların ceplerine daha fazla para girecek, liderliği devam edecek,oyu yükselecek diye,ölmek istemediğim için yapmayı planladığım eylemdir.
  8. şu an itibari ile yaptığım eylemdir. hava alanında uçağımı beklemekteyim. çoğu kişinin hayali olan almanya'da hayatımı devam ettireceğim. türkiyeyi sevmediğimden değil; aksine türkiyedeki muhalif kültürü çok beğeniyorum. ama medeniyet farķlı olay. aşık olunası. sevgili youserlar ben gidiyorum
    engel
  9. konuya nereden gireceğim hakkında en ufak bir fikrim yok. türkiye'den çekip gitmek, siktir olup gitmek ya da güzelce gitmek. cennet vatan ülkeyi terketmek. evet yılların klişesi, abi dünyada türkiye gibisi yok. evet yok. ama inanın dünyada diğer ülkeler gibiside yok. dünya o kadar büyük ve o kadar farklı ki.

    gönül ister ki ülkemizden acılarla, yokluklarla ayrılmayalım. bir hayal kuralım ve ben dünyayı gezeceğim diyelim. yalın ayak yürüyeceğim, açlığı da tadacağım, dilini, dinini bilmediğim insanlarla şarabımı içip, sohbet etmenin tadını da alacağım. ama ülke buna imkan vermiyor ki. sen bu duyguları hissedecek zamana gelene kadar seni nefretle dolduruyor.

    kötü insanların ülkesi olduk. bilemiyorum belki de hep kötü insanların ülkesiydik. ama teknoloji ve internetin yayılmasıyla bildiklerimiz ve gördüklerimiz bizi iyice soğuttu. insanımız kötü. eşek sikmekten, kadını aşağılamaktan, köşeyi dönmeye çalışmaktan, paragöz olmaktan, sevgi yoksunluğundan ve dini yobazlıktan dolayı insanımız baya bir kötü. belki doksanlarda güzel çocuklardık, sokakta oynadık, ikinci katın camından inşaat kumuna atladık, arkadaşlıklar edindik, aşağı mahalle ile kavga ettik, semtimizin takımının maçlarına gittik, komşunun kızına aşık olduk, ama geldiğimiz noktada farkettiğimiz şey insanımız kötü. hiçbir şey eskisi gibi değil ve olmayacak.

    neyse bu uzun girizgahtan sonra diyebilirim ki cennet vatan çok. yaşamasını bilene, adapte olabilene, sokağa çıktığında yüzü gülene, farklılıkları güzellikle karşılayabilene dünya bir cennet. yıllarca batının ahlaksızlığı diye bize anlatılan koca bir yalandan ibaret. aslında batıya ali cengiz oyunu yapamayıp, topukları götüne vura vura köyüne dönen adamın aldatmacası batının ahlaksızlığı. kendi ahlaksızlığını size başkasının gibi anlatanların dramı bu. hatta bakın bu bir dramdır.

    insanlar işinde, gücünde, eğlencesinde. senin, benim sokakta dahi nasıl yürüyeceğimize karışan sistem o kadar çok hakkımızı elimizden almış ki, bizim dert dediğimiz şeyler aslında hayatın içinde yok. yapmak, alışmak zorunda kaldığımız şeylere mecbur değilmişiz kardeşim. batının ahlaksızlığı modernizmse, insana hakkını vermekse evet batı ahlaksız.

    ha ben peynirimi, biber dolmamı, taze fasulyemi özlerim diyorsan katlan hayatında olanlara. çünkü bazen bunlara ulaşması zor. birinin ensesine vurayım, naber lan göt diyeyim, espri anlayışım bu diyorsan kal yerinde, hiç kalkışma bu macereya. oralara gideyim nasılsa, bizim köyden birileri vardır, bizim köyde yaşar gibi yaşarım diyorsan çıkma güzel kardeşim memleketinden.

    eğer bir hayalin varsa, güzel insanlarla, güzel hayatlarla birlikte yaşamak istiyorum diyorsanhiç durma çık yola. bak gördün ispanya'da psv taraftarının aşağıladığı çingeneler bile türk çıktı. eğer onlar bir şekilde ispanya'ya ulaşabiliyorsa sen de ulaşabilirsin, yapabilirsin.
  10. kalkmış gelmişiz bozkırın çoraklaştığı topraklardan. sağımdan rusya solumdan avrupa altımdan arap sıkıştırmış beni. sömürgeci devletlerce inim inim inletmişler, kesmiş doğramışlar da gitmemişim.

    ne mehmedin ne mustafa kemal'in gitmediği topraktan gitmeyeceğim.

    emanet aldığı cennet vatanı kırık dökük, bölük pörçük emanet etmişse de bir üst neslim, ben elimden geldiği kadar onarıp bir sonrakine vereceğim. buradan gitmekle, çocuğunu terketmek arasında fark yok.

    çocuklarımı öldürenlere, çocuğumu bırakıp gitmeyeceğim!