1. bu çağın insanı olduğuma inanmıyorum, medeniyet maskesi altında yaşanan ilkellik bedenen ve ruhen çökmeme neden oluyor. bu dünyadaki yerim ne?
  2. o kadar çok alışmışım ezber yaparak iyi notlar almaya, düşünme ve yaratıcılık gerektiren değerlendirmeler işin içine girdiğinde pek de başarılı olamıyorum. düz anlatım dersen tam bana göre, hoca anlatacak sen notunu alacaksın uslu uslu oturacaksın. tartışmaymış, söz almakmış bunlar bana göre şeyler değil. ne güzel robotlaşmışım be. işin tuhaf tarafı, bu kafa yapısında biri veya birileri türkiyede sözüm ona iyi bir üniversitenin iyi bir bölümünde öğrenim görebiliyor ve belki de iyi bir ortalamayla mezun olabiliyor. peki ne yapmalı?
    ...
    şimdilik bilmiyorum, zamanla editlerim belki.
  3. bugün bir erasmus öğrencisiyle röportaj yaptık, ikimizin de öğrenim gördüğü fakülteler aynı, fark şu ki kız fransa'nın bilmem ne üniversitesinde okuyor ben türkiye'de.
    türkiye'deki eğitim sistemine dair genel görüşlerini sordum sonrasında kendisi sınav sistemine odaklı bir cevap verdi. aynı dersin sınavını bizim fakultemizde bir saat gibi bir sürede verebiliyorken, üniversitesinde sınav süresinin 3-4 saati bulduğunu ve comparison, parapharasing, interpretation, evaluation tarzi antin kuntin (!) işlerle uğraştıklarını söyledi.
    biz üniversite düzeyinde fill in the gaps, summarizing, explain it briefly gibi anlama-kavrama üzerine calısıyoruz meslek hayatımızda aksini uygulamamamız telkin edilse bile.
    ps: 1200-1500 öğrenci ve 10-12 hocaya sahip bir bölümde bu değerlendirme nasıl uygulanabilir, o ayrı mesele.
    marifet nicelikte mi yoksa nitelikte mi?
    neyse, zeki müren de bizi görecek mi deyip kaçayım.
  4. vaktim başka insanların hayatlarına imrenerek hayıflanmayla geçiyor. saçma olan şu ki, imrendiğim hayatları yaşamak için bir çaba gösterdiğim yok. kendimi, kendi gözümde ne ara bu kadar değersizleştirdim acaba ki, sahip olduklarımın kıymetini de bilemez oldum?
  5. uzun zaman önce yakın bir arkadaşım karamazov kardeşler'i okumam için bana kitabını ödünç verdi. tembellik ettiğim gibi bitirme ödevlerim ve birtakım işler yüzünden istediğim tempoda ilerleyemedim. yakın zamanda kitabı teslim etmem lazım fakat sorun şu ki kitapları yıpratarak kullanma huyumdan dolayı kitap şekil değişikliğine uğradı. ben de teslim etmeden önce arkadaşıma fark ettirmeden kitabın orijinalini alıp filmini izleyerek bu işin içinden çıkma peşindeyim. evet bazen çok enteresan olabiliyorum.