• izledim
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (7.55)
ondskan - mikael hafström
1950'lerde isveç'te geçen hikayede, ergenlik çağındaki erik, üvey babasının dayağı yüzünden hayatı çekilmez hale gelmiş bunalımlı bir gençtir. üvey babasının verdiği bir kararla evden uzağa, bir yatılı okula gönderilen erik, bunu bir kurtuluş gibi görse de kısa zamanda hiç de göründüğü gibi olmadığını farkedecektir. okulda öğrenciler arasında ciddi bir rekabet vardır ve güçlü öğrencilerin güçsüzleri ezdiği bir ortam oluşmuştur. öğretmenlerin bile öğrenciler kadar baskı altında olduğu bir tür hapishanede olduğunu farkeden erik'i, artık geride bıraktığı yaşantısından bile daha zor günler beklemektedir.
  1. türkçeye gayet isabetli bir şekilde çevrildiğini düşündüğüm film. şeytana karşı. vermek istediği ana düşünce bakımından oldukça sağlam temelleri olsa da işleniş bakımından da bir o kadar zayıf.
    aslında tek cümleyle özetlersek pierre'in şu ifadesi her şeyi açıklar nitelikte:
    "belki de sistem böyle işliyordur değil mi? altındakilere eziyet edeceksin, sonrasında da intikam isteyecekler."

    şeytan, doğası gereği zorunlu olan bir itki. şeytan, yani ondskan, kötülük. hikayede şeytanın karşılığı ne üvey evladına işkence eden baba, ne meslek lisesindeki arkadaşlarını sebepsiz yere döven erik ne de stjärnsberg'de alt sınıflara tahakküm uygulayan üst sınıflar. şeytan iyiyle kötünün dengelendiği terazinin kara tarafı. yani nötr tarafı koşulların yardımıyla iyi tarafa iten güç.
    filmdeyse iyinin hikayesi anlatılmış. erik'i kötü olmaya mecbur eden şeylerin ardından koşulların değişmesiyle erik iyi tarafı seçmeye mecbur kalır . bu koşulları diyalektik materyalist bakış açısıyla değerlendirirsek ilk kötünün neden kötü olduğuna ekonomik, sosyal, coğrafi hatta iklimsel^:şaka^ koşullarla karar verebiliriz. bize düşen ise olaylara biraz daha sağduyuyla yaklaşıp karşıtlığın hangi tarafında olacağımıza karar vermek.^:öyle bir yetkimiz varsa^
    sde

mesaj gönder