1. 5 sene boyunca ingilizce dersime girmiş hocamı intihara sürüklemiş oluşum. geride bıraktığı çocukları, eşi ve eşinin karnındaki çocuğuyla. sıra bana da gelir mi korkusuyla, hapse girerim, şerefim yerle bir olur korkusuyla düşünmeden pencereden atladı ve öldü.
    dersime girdiği sıralar cemaatle ilgisini pek kestirememiş olsamda vizyoner ve iyi eğitim almış bir adam görünümüyle aklımda yer edinmişti. cemaatçi de olabilirdi. fakat neyi değiştirirdi?
    bu boka herkes karışmamış mıydı?
    miladı 17-25 aralık belirleyenler muhalefet tarafından verilen f tipi oluşumların devlete sızmasının araştırılmasına ilişkin soru önergelerini 2005 ve 2010 yıllarında reddetmemiş miydi?
    haberimiz yoktu, kandırıldık diyenler soruların çalındığını, askeriyedeki gruplaşmaları, polis teşkilatındaki kayırmaları, kumpasları gerçekten bilmiyorlar mıydı? bilmiyorlarsa bile balyoz, ergenekon davalarında adı geçen albayları ve subayları "vay şerefsiz!" diye itham edenler^:çok yakınımda gerçekleşen ithamlar^ şu an kendilerini sorguluyorlar mı? "kandırıldıysak bile önce araştırmamız gerekiyordu. muhalifler bizi sürekli uyarıyordu." diye kendi kendilerine söyleniyorlar mı? bütün devlet kurumlarına kayırmayla, fişlemeyle gerçekleştirilen memur alımları gözler önündeyken inkar edenler, ardından kendi çocuğunu "ben yapmasam başkası yapacak, ki müslüman olduğumuz için bizim bu işi almamız liyakatı gerektirmiyor" bilinciyle kendi çocukları için telefon konuşması yapanlar^:yine çok yakınımda gerçekleşiyor^ bu sistemden gerçekten memnunlar mıydı? dini inançlarıyla örtüşüyor muydu?
    bu ülkede tarih bilinci hep böyle mi oluşuyordu? bundan seneler önce olan olaylar bugün iki ayrı paket olarak mı geliyordu? yani günümüzde olan olaylar da tarihte bir grup tarafından demokrasi şöleni olarak anılmaya, diğer grup tarafından danışıklı dövüş olarak bilinmeye devam mı edecek? o zaman vay tarihçilerin haline. tarih aynı görüşteki insanlar için kendi bakış açılarıyla tekerrür ediyormuş meğer.
    sde

mesaj gönder